FUSSİLET SURESİ 11. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.
ثُمَّ اسْتَوَى إِلَى السَّمَاء وَهِيَ دُخَانٌ فَقَالَ لَهَا وَلِلْأَرْضِ اِئْتِيَا طَوْعًا أَوْ كَرْهًا قَالَتَا أَتَيْنَا طَائِعِينَ ﴿١١﴾
FUSSİLET SURESİ 11. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
summe | sonra |
istevâ | istiva etti, yöneldi |
ilâs semâi (ilâ es semâi) | semaya |
ve hiye | ve o |
duhânun | duman, buhar halinde |
fe | sonra |
kâle | dedi |
lehâ | ona |
ve li el ardı | ve arza, yeryüzüne |
i'tiyâ | ikiniz gelin |
tav'an | isteyerek |
ev | veya |
kerhen | kerih olarak, istemeyerek |
kâletâ | ikisi dedi (dediler) |
eteynâ | biz geldik |
tâiîne | isteyenler olarak (isteyerek) |
Sonra duman halinde olan semaya yöneldi. Sonra da ona (semaya) ve arza: “İsteyerek veya istemeyerek gelin.” dedi. İkisi de: “İsteyerek geldik.” dediler.
FUSSİLET SURESİ 11. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, “İsteyerek veya istemeyerek gelin” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler.
Diyanet İşleri
Sonra bir duman halinde olan göğü yaratmayı hükmetmiştir de ona ve yeryüzüne, dileyerek dilemeyerek meydana gelin demiştir, ikisi de, dileyerek geldik demişlerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı
Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye: İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de "İsteyerek geldik" dediler.
Adem Uğur
Sonra duhan (şekillenmemiş fıtrî benlik) hâlindeki semâya (bir kısım Esmâ mânâlarını açığa çıkarmak suretiyle) yerleşerek, ona (şuura) ve arza (bedene) dedi ki: "İsteyerek yahut zorunlu olarak gelin (Esmâ'mın gereğini açığa çıkarın) ikiniz!" İkisi dediler ki: "İsteyerek, itaat ediciler olarak geldik!"(Esmâ özellikleriyle oluşmuş bulunan beyinde semâ = düşünsel boyut ve arz = bedensel organlar boyutu, ikisi de Esmâ özellikleri açığa çıkışına itaat edici oldu. )
Ahmed Hulusi
Sonra gaz halinde olan göğe yönelerek, çekimini tesis edip dengesini sağladı, hükümranlığını kurdu. Göğe ve yer küreye:
Ahmet Tekin
'İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin, kurduğum düzene dahil olun' buyurdu. Onlar:
'İsteyerek geldik' dediler.
Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yere: 'İsteyerek veya istemeyerek gelin' dedi. Onlar: 'İsteyerek geldik' dediler.
Ahmet Varol
Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de: "İsteyerek (İtaat ederek) geldik" dediler.
Ali Bulaç
Sonra (Allah), buhar halinde olan göğü yaratmayı kasd etti de ona ve arza: “-İkiniz de istiyerek veya istemiyerek gelin meydana çıkın.” dedi. Onlar da: “-Biz istiyerek geldik.” dediler. (Allah’ın emrine boyun eğdiler).
Ali Fikri Yavuz
Sonra, duman halinde bulunan goge yoneldi, ona ve yeryuzune: «Isteyerek veya istemiyerek buyruguma gelin» dedi. Ikisi de : «Isteyerek geldik» dediler.
Bekir Sadak
Sonra gaz halinde (veya duman halinde) bulunan göğe yöneldi. Ona ve yeryüzüne, ister istemez gelin, buyurdu. İkisi de «İsteyerek, boyun eğerek geldik» dediler.
Celal Yıldırım
Sonra, duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: 'İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin' dedi. İkisi de: 'İsteyerek geldik' dediler.
Diyanet İşleri (eski)
Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye: İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de «İsteyerek geldik» dediler.
Diyanet Vakfi
Sonra duman halindeki göğe yönelerek ona ve yere, 'İsteyerek veya istemeyerek (kaostan çıkıp) gelin,' dedi. Onlar da, 'İsteyerek geldik,' dediler.
Edip Yüksel
Sonra Semaya doğruldu da o bir dumanken ona ve Arza gelin, ikiniz de ister istemez, dedi: geldik istiye istiye dediler
Elmalılı Hamdi Yazır
Sonra göğe doğruldu da o bir duman iken ona ve yere: «İkiniz de ister istemez gelin!» dedi. İkisi de: «isteye isteye geldik.» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi. Ona ve yerküreye: «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin.» dedi. Her ikisi de: «İsteyerek geldik» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin» dedi. «İsteyerek geldik» dediler.
Seyyid Kutub
Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de: "İsteyerek (itaat ederek) geldik" dediler.
Gültekin Onan
Sonra (irâdesi) göğe — ki, o bir buhaar haalinde idi — doğruldu da ona ve arza «ikiniz de ister istemez gelin» buyurdu. Onlar da «İsteye isteye geldik» dediler.
Hasan Basri Çantay
Sonra duman hâlinde bulunan göğü kasdetti de ona ve yere: 'İsteyerek veya istemeyerek gelin!' dedi. (İkisi de:) 'İtâat edenler olarak geldik!' dediler.
Hayrat Neşriyat
Sonra göğe yöneldi ki; o, duman halindeydi. Ona ve yere dedi ki: İsteyerek veya istemeyerek ikiniz de gelin. İkisi de dediler ki: İsteyerek geldik.
İbni Kesir
Ve O, (sadece) duman halinde olan göklere şekil verdi; onlara ve arza, "İkiniz de isteyerek yahut istemeden (varlık alanına) gelin!" diye buyurdu. İkisi birden: "Peki, boyun eğerek geliriz!" dediler.
Muhammed Esed
Sonra göğe, o bir duman halinde iken teveccüh etti. Sonra ona ve yer için buyurdu ki: «İsteyerek veya istemeyerek geliniz». Onlar da, «İsteyiciler olarak geldik,» dediler.
Ömer Nasuhi Bilmen
Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi. Göğe ve yere: "İsteyerek veya istemeyerek ikiniz de gelin!" buyurdu. İkisi de: "İsteyerek geldik. " dediler.
Ömer Öngüt
Sonra gaz halinde bulunan göğe yöneldi ve dünya ile göğe: -İsteyerek ya da istemeyerek gelin! dedi. Onlar da: -İsteyerek geldik, dediler.
Şaban Piriş
Sonra iradesi bir gaz halinde olan göğe yöneldi. Ona ve yere şöyle buyurdu: "İsteyerek de olsa, istemeyerek de olsa emrime gelin!" Onlar da: "Gönüllü olarak geldik." dediler.
Suat Yıldırım
Sonra duman (gaz) halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve arza: "İsteyerek veya istemeyerek (buyruğuma) gelin" dedi. "İsteyerek (buyruğuna) geldik." dediler.
Süleyman Ateş
Sonra, kendisi duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: «İsteyerek veya istemeyerek gelin.» İkisi de: «İsteyerek (itaat ederek) geldik» dediler.
Tefhim-ul Kuran
Bundan başka, duman halindeki göğe yöneldi ve hem ona, hem de yeryüzüne 'İsteseniz de, istemeseniz de gelin' buyurdu. İkisi de 'İsteyerek geldik' dedi.
Ümit Şimşek
Sonra buhar/duman halindeki göğe yöneldi de ona ve yerküreye şöyle seslendi: "İsteyerek veya istemeyerek gelin!" Onlar şöyle dediler: "İsteyerek geldik!"
Yaşar Nuri Öztürk
Ve sonra da gaz ve duman halinde bulunan göğü yaratmaya yöneldi ve “Gönüllü veya gönülsüz emrime uyun!” dedi. Yer ve gök ikisi birden “Gönüllü, isteyerek ve itaat ederek geldik” dediler, yani “Hakkımızda koyduğun, her türlü kanun ve nizama uyacağız!” diyerek itaat edeceklerini bildirdiler.
Abdullah Parlıyan
“Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, göğe ve yerküreye, “İsteyerek veya istemeyerek, geliniz!” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler.
Bayraktar Bayraklı
Sonra (iradesi) duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne: “İkinizde İsteyerek veya istemeyerek (varlık alanına) gelin” buyurdu. O ikisi de, “İsteyerek geldik” dediler.
Cemal Külünkoğlu
Sonra, kendisi duman (gaz) halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: “İsteyerek veya istemeyerek gelin.” İkisi de “İsteyerek (itaat ederek) geldik” dediler.
Kadri Çelik
Ve (ilim, irade, kudret ve inayetini) bir gaz bulutu halindeki göğe yöneltti de, göğe ve yere “İsteyerek de olsa, istemeyerek de olsa gelin!” buyurdu. Onlar, “Gönüllü olarak geldik ve emrine boyun eğdik!” dediler.
Ali Ünal
Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye: İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de "İsteyerek geldik" dediler.
Harun Yıldırım
Dahası, O duman halindeki göğü şekillendirdi; ona ve arza: "Her ikiniz, isteyerek ya da istemeyerek (varlık sahnesine) gelin!" dedi. İkisi birden "Bizler boyun eğerek (varlık sahnesine) geldik!" dediler.
Mustafa İslamoğlu
Aynı zamanda bir duman/gaz halinde olan göğe yöneldi. Ona (göğe) ve yere buyurdu: “İsteyerek veya istemeyerek, gelin!” (Onların ikisi de) ‘bizler boyun eğerek/isteyerek geldik’ dediler.
Sadık Türkmen
Sonra, duman halindeki göğü yöneldi, göğe ve yere “İkinizde isteyerek veya istemeyerek bana gelin (itaat edin)” dedi. İkisi de “İsteyerek, gönülden itaat ederek geldik” dediler.
İlyas Yorulmaz
Sonra duman halinde olan semaya yöneldi. Sonra da ona (semaya) ve arza: “İsteyerek veya istemeyerek gelin.” dedi. İkisi de: “İsteyerek geldik.” dediler.
İmam İskender Ali Mihr