Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.


وَأَصْبَحَ فُؤَادُ أُمِّ مُوسَى فَارِغًا إِن كَادَتْ لَتُبْدِي بِهِ لَوْلَا أَن رَّبَطْنَا عَلَى قَلْبِهَا لِتَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ﴿١٠﴾


KASAS SURESİ 10. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve asbaha fuâdu ummi mûsâ fârigan in kâdet le tubdî bi-hi lev lâ en rabatnâ alâ kalbi-hâ li tekûne min el mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve asbaha ve sabahladı
fuâdu kalbi, gönlü
ummi anne
mûsâ Musa
fârigan boş
in kâdet az kalsın, neredeyse
le elbette, mutlaka
tubdî açıklayacak
bi-hi onu
lev lâ olmasa
en rabatnâ rabıta kurmamız, bizim bağlamamız
alâ kalbi-hâ onun kalbine, kalbini
li tekûne olması için
min el mu'minîne mü'minlerden

Ve Musa (A.S)’ın annesi gönlü boş olarak sabahladı. Mü’minlerden olması için onun kalbini Bize bağlamasaydık (rabıta kurmasaydık), az daha (durumu) açıklayacaktı.

KASAS SURESİ 10. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Mûsâ’nın anasının kalbi bomboş kaldı. Eğer biz (çocuğu ile ilgili sözümüze) inancını koruması için kalbine güç vermeseydik, neredeyse bunu açıklayacaktı.

Diyanet İşleri

Mûsâ'nın anası, gönlü bomboş bir halde kaldı, eğer inananlara katılması için gönlünü, bize bağlamasaydık nerdeyse açığa vuracaktı bunu.

Abdulbaki Gölpınarlı

Musa'nın anasının yüreğinde yalnızca çocuğunun tasası kaldı. Eğer biz, (vâdimize) inananlardan olması için onun kalbini pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi meydana çıkaracaktı.

Adem Uğur

Musa'nın anasının gönlü çocuğundan başka şey düşünmez oldu. . . İman edenlerden olması için eğer güven duygusu vermeseydik, az kalsın onu açıklayacaktı.

Ahmed Hulusi

Mûsâ’nın annesinin kalbi, gönlü, zihni bomboş, sabahı sabah etti. Eğer biz, va’dimize inananlardan olması için onunla kalben râbıta kurmamış, iradesini güçlendirmemiş olsaydık, kesinlikle onu ele verecekti.

Ahmet Tekin

Musa'nın annesinin yüreği (çocuğundan başka bütün düşüncülerden) boş oldu. Eğer (vaadimize) inananlardan olması için kalbini pekiştirmiş olmasaydık neredeyse onu açığa vuracaktı.

Ahmet Varol

Musa'nın annesi ise, yüreği boşluk içinde sabahladı. Eğer mü'minlerden olması için kalbi üzerinde (sabrı ve dayanıklılığı) pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse onu(n durumunu) açığa vuracaktı.

Ali Bulaç

Mûsa’nın anasının kalbi, evlâd derdinden başka her şeyden boş olarak sabahladı. Eğer vaadimizi tasdik edenlerden olması için kalbine sabır vermeseydik, az kalsın onu açığa vuracaktı (bu çocuk benimdir, diyecekti).

Ali Fikri Yavuz

Musa'nin annesi, gonlu bombos sabahi etti, oglundan baska bir sey dusunemiyordu. Allah'in vadine iyice inanmasi icin kalbini pekistirmeseydik, neredeyse saraya alinan cocugun kendi oglu oldugunu aciga vuracakti.

Bekir Sadak

Musa'nın anası ise, yüreği bomboş olarak sabahladı. (Hakk'ın verdiği sözün eninde sonunda gerçakleşeceğine) inananlardan olması için onun kalbini güçlendirip yatıştırmasaydık, neredeyse olup biteni açığa vuracaktı.

Celal Yıldırım

Musa'nın annesi, gönlü bomboş sabahı etti, oğlundan başka bir şey düşünemiyordu. Allah'ın vaadine iyice inanması için kalbini pekiştirmeseydik, neredeyse saraya alınan çocuğun kendi oğlu olduğunu açığa vuracaktı.

Diyanet İşleri (eski)

Musa'nın anasının yüreğinde yalnızca çocuğunun tasası kaldı. Eğer biz, (vâdimize) inananlardan olması için onun kalbini pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi meydana çıkaracaktı.

Diyanet Vakfi

Musa'nın annesinin gönlü bomboş sabahladı. İnanması için gönlünü pekiştirmeseydik, neredeyse durumu açığa vuracaktı

Edip Yüksel

Musânın anasının gönlü ise bomboş sabahı etti, az daha onu açıverecekti: kalbine râbıta vermese idik eğer iymanlılardan olsun diye

Elmalılı Hamdi Yazır

Musa'nın annesinin yüreği ise bomboş sabah etti. Şayet inananlardan olması için kalbine kuvvet vermeseydik, az daha onu açığa vuracaktı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Musa'nın anasının yüreği (tasadan) bomboş kalıverdi. Eğer biz, (vaadimize) inananlardan olması için onun kalbini pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi meydana çıkaracaktı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Musa'nın annesi, gönlü bomboş, sabaha kadar oğlunu düşündü. Eğer biz, vaadimize inananlardan olması için kalbini iyice pekiştirmemiş olsaydık, saraya alınan çocuğun oğlu olduğunu açığa vuracaktı.

Seyyid Kutub

Musa'nın annesi ise, yüreği (fuadü) boşluk içinde sabahladı. Eğer inançlılardan olması için kalbi üzerinde (sabrı ve dayanıklılığı) pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse onu(n durumunu) açığa vuracaktı.

Gültekin Onan

Musânın anası — yüreği (evlâdından başka bir şeyden) bomboş olarak — sabahladı. Eğer (Allahın vadine) inananlardan olması için kalbine (sabr-ü sükûn ile) rabıta vermeseydik az daha onu mutlak açığa vuracakdı.

Hasan Basri Çantay

Mûsâ’nın annesinin gönlü ise, (çocuğundan başka herşeyden) bomboş olaraksabahladı. Eğer (va'dimize) inananlardan olması için kalbini (sabırla) takviye etmiş olmasaydık, nerede ise onu(n kendi çocuğu olduğunu) açığa vuracaktı.

Hayrat Neşriyat

Musa'nın annesi, yüreği bomboş sabah etti. Şayet inananlardan olması için kalbini pekiştirmemiş olsaydık; neredeyse onu açığa vuracaktı.

İbni Kesir

Bu arada, Musa'nın annesi yüreği acıyla dolup taşarak sabahı etti; öyle ki, eğer (sözümüze olan) inancını sonuna kadar canlı tutması için yüreğini iyice güçlendirmemiş olsaydık o'nun kim olduğunu az kalsın açığa vuracaktı.

Muhammed Esed

Mûsa'nın validesinin kalbi bomboş olarak sabahladı. Eğer inananlardan olsun diye O'nun kalbine bir rabıta vermese idik az kaldı onu açığa vuracaktı.

Ömer Nasuhi Bilmen

Musa'nın annesi gönlü bomboş sabahı etti. Eğer biz, vaadimize inananlardan olması için onun kalbini iyice pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi açığa vuracaktı.

Ömer Öngüt

Musa’nın annesi kalbi bomboş olarak sabah etti. Müminlerden olması için kalbini pekiştirmemiş olsaydık neredeyse işi açığa vuracaktı.

Şaban Piriş

Mûsâ’nın annesi, çocuğunun Firavun’un eline geçtiğini öğrenince aklı başından gitti, onun dışındaki her şeyi unuttu. Eğer, Biz vâdimize inananlardan olması için kalbine sabır kuvveti vermeseydik, neredeyse işi açığa vuracak, gidip çocuğa sahip çıkacaktı.

Suat Yıldırım

Mûsâ'nın annesinin gönlü bomboş sabahladı (meraktan çıldıracak oldu). Eğer biz, (va'dimize) inananlardan olması için onun kalbini iyice pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi açığa vuracaktı.

Süleyman Ateş

Musa'nın annesi ise, yüreği boşluk içinde sabahladı. Eğer mü'minlerden olması için kalbi üzerinde (sabrı ve dayanıklılığı) pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse onu(n durumunu) açığa vuracaktı.

Tefhim-ul Kuran

Musa'nın annesi ise, aklı başından uçacak gibiydi. Vaadimize inanması için onun kalbine sebat vermeseydik, neredeyse işi açığa vuracaktı.

Ümit Şimşek

Mûsa'nın annesinin kalbi ise bomboş bir halde sabahladı. Eğer inananlardan olması için kalbine bir bağ vermeseydik, onu açığa vuracak bir durumdaydı.

Yaşar Nuri Öztürk

Bu arada Musa'nın annesi, yüreği acıyla dolup taşarak sabahı etti, öyle ki Allah'ın vaadine inananlardan olması için, kalbini güçlendirip yatıştırmasaydık, az daha saraya alınan O çocuğun, kendi evladı olduğunu açığa vuracaktı.

Abdullah Parlıyan

Mûsâ'nın annesi, pek kaygılandı. Güvende olması için kalbini pekiştirmeseydik, neredeyse durumu açığa vuracaktı.

Bayraktar Bayraklı

Musa'nın annesi, gönlü bomboş, (ümidini yitirmiş olarak) sabaha kadar oğlunu düşündü. Eğer biz, vaadimize inananlardan olması için kalbini (sabırla) iyice pekiştirmemiş olsaydık, (saraya alınan çocuğun) kendi oğlu olduğunu açığa vuracaktı.

Cemal Külünkoğlu

Musa'nın annesinin kalbi, (kendisine yapılan vahiy nedeniyle her türlü hüzün ve kederden) arınmış olarak sabahladı. Eğer müminlerden olması için kalbini pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse onu (Musa'nın durumunu) açığa vuracaktı.

Kadri Çelik

Musa’nın annesi, içinde gittikçe büyüyen acı bir boşluk hissediyordu. Kendisine verdiğimiz sözün mutlaka gerçekleşeceğine tam bir güven duyabilmesi için kalbini pekiştirmeseydik, (çocuğuna kavuşma ümit ve arzusu içinde) O’nunla ilgili bütün sırları neredeyse açığa vuracaktı.

Ali Ünal

Musa'nın anasının yüreğinde yalnızca çocuğunun tasası kaldı. Eğer biz, (vâdimize) inananlardan olması için onun kalbini pekiştirmemiş olsaydık, neredeyse işi meydana çıkaracaktı.

Harun Yıldırım

Bu arada Musa'nın annesi, gönlü onun acısıyla dolu olarak sabahı etti. Öyle ki (vaadimize) inanıp güvenenlerden biri olması için kalbini sımsıkı pekiştirmiş olmasaydık, az kalsın onun kimliğini açığa vuracaktı.

Mustafa İslamoğlu

Musa’nın annesi ise gönlü bomboş olarak sabahladı. Neredeyse işi açığa vuracaktı; inananlardan olması için kalbini pekiştirmemiş olsaydık!

Sadık Türkmen

Musa'nın annesi, kalbi boş ve üzüntülü olarak sabahladı. Eğer biz onun kalbini sakinleştirmeseydik neredeyse inananlardan olduğunu açığa çıkaracaktı.

İlyas Yorulmaz

Ve Musa (A.S)’ın annesi gönlü boş olarak sabahladı. Mü’minlerden olması için onun kalbini Bize bağlamasaydık (rabıta kurmasaydık), az daha (durumu) açıklayacaktı.

İmam İskender Ali Mihr