Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


فَأَصَابَهُمْ سَيِّئَاتُ مَا عَمِلُواْ وَحَاقَ بِهِم مَّا كَانُواْ بِهِ يَسْتَهْزِؤُونَ ﴿٣٤﴾


NAHL SURESİ 34. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe esâbe-hum seyyiâtu mâ amilû ve hâka bi-him mâ kânû bi-hi yestehziûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe esâbe-hum artık, böylece onlara isabet etti (ulaştı)
seyyiâtu kötülükler
mâ amilû yaptıkları, amel ettikleri şeyler
ve hâka ve kuşattı
bi-him onları
mâ kânû oldukları şey
bi-hi onunla
yestehziûne alay ediyorlar

Böylece yaptıkları kötü ameller, onlara isabet etti (ulaştı). Alay etmiş oldukları şey, onları kuşattı.

NAHL SURESİ 34. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Bu sebeple işledikleri kötülüklerin cezası onlara ulaştı ve alay ettikleri şey kendilerini kuşattı.

Diyanet İşleri

Yaptıkları kötülüğe uğradılar ve alay ettiklerinin cezâsını çektiler.

Abdulbaki Gölpınarlı

Sonunda yaptıklarının cezası onlara ulaştı ve alay etmekte oldukları şey onları çepeçevre kuşatıverdi.

Adem Uğur

Bu yüzden yaptıklarının getirisi olan kötülükler kendilerine isâbet etti ve kendisiyle alay edip durdukları şey kendilerini çepeçevre kuşattı.

Ahmed Hulusi

Sonunda yaptıkları kötülükler başlarına felâket getirdi. Alay etmekte oldukları şeylerin gücü onları çepeçevre kuşattı, işlerini bitirdi.

Ahmet Tekin

Bu yüzden yaptıklarının kötülükleri onlara ulaştı ve alaya aldıkları şey kendilerini kuşattı.

Ahmet Varol

Böylece işledikleri kötülükleri kendilerine isabet etti ve alaya aldıkları şey, kendilerini sarıp kuşatıverdi.

Ali Bulaç

Bunun için, yaptıkları fena işlerin cezası, başlarına felâket oldu ve alay edip durdukları o azab, kendilerini kuşatıverdi.

Ali Fikri Yavuz

Bu yuzden, isledikleri kotuluklere ugradilar ve alay ettikleri sey onlari kusatti. *

Bekir Sadak

Bu sebeple, işledikleri kötülükler, onlara yetişip dokunmuş ve alaya aldıkları şey de onları kuşatmıştır.

Celal Yıldırım

Bu yüzden, işledikleri kötülüklere uğradılar ve alay ettikleri şey onları kuşattı.

Diyanet İşleri (eski)

Sonunda yaptıklarının cezası onlara ulaştı ve alay etmekte oldukları şey onları çepeçevre kuşatıverdi.

Diyanet Vakfi

Yapmış olduklarının kötü sonuçları onlara dokundu ve alaya almış oldukları şeyler onları kuşattı.

Edip Yüksel

Onun için amellerinin fenalıkları başlarına musîbet oldu ve istihza ettikleri şey kendilerini sarıverdi

Elmalılı Hamdi Yazır

Onun için yaptıklarının fenalıkları başlarına musibet oldu ve alay ettikleri şey kendilerini sarıverdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Bunun için, sonunda yaptıklarının cezası başlarına felaket oldu ve alay edip durdukları o azap, kendilerini kuşattı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Sonunda yaptıkları kötülüklerin acı akıbeti ile yüzyüze geldiler, alay konusu ettikleri ilahi azabın pençesine düştüler.

Seyyid Kutub

Böylece işledikleri kötülükleri kendilerine isabet etti ve alaya aldıkları şey kendilerini sarıp kuşatıverdi.

Gültekin Onan

Onun için yapdıklarının cezası onları çarpmış, istihza edegeldikleri (hakıykat) çepçevre kendilerini kuşatıvermişdir.

Hasan Basri Çantay

Sonunda yaptıklarının cezâsı onlara isâbet etti ve kendisiyle alay eder oldukları şey onları kuşatıverdi.

Hayrat Neşriyat

Bunun için işledikleri kötülüklere uğradılar ve alay ettikleri şey onları kuşattı.

İbni Kesir

Öyle ki, işledikleri kötülükler kendi başlarına yıkılmış, alay edip durdukları şey onları çepeçevre kuşatmıştı.

Muhammed Esed

Artık onlara yapar oldukları şeylerin kötülükleri dokundu ve onları kendisiyle istihzâ eder oldukları şey sarıverdi.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sonunda da yaptıklarının cezasına uğradılar ve alay ettikleri şey onları kuşatıverdi.

Ömer Öngüt

Onlara, yaptıklarının kötülüğü dokundu ve onları alay ettikleri şey, çepeçevre kuşattı.

Şaban Piriş

(33-34) Dini inkâr edenler ille kendilerine meleklerin gelmesini, yahut Rabbinin azap emrinin gelmesini mi bekliyorlar? Onlardan öncekiler de böyle yaptılar. Allah zulmetmedi onlara, kendi canlarına zulmediyordu onlar! Kendilerini buldu, yaptıkları kötü işler. Sarıp kuşatıverdi onları alay ettikleri şeyler.

Suat Yıldırım

Nihâyet yaptıklarının kötülükleri onlara ulaştı ve alay ettikleri şey onları kuşattı.

Süleyman Ateş

Böylece işledikleri kötülükleri kendilerine isabet etti ve alaya aldıkları şey, kendilerini sarıp kuşatıverdi.

Tefhim-ul Kuran

Yaptıkları şeyin kötülüğü başlarına geldi, alay ettikleri şey de onları kuşatıverdi.

Ümit Şimşek

Sonunda, yapıp ettiklerinin kötülükleri başlarına musibet olmuş, alay edip durdukları şey kendilerini sarıvermişti.

Yaşar Nuri Öztürk

Yaptıkları kötülüklerin cezası başlarına geldi de, alay etmekte oldukları gerçekler onları çepeçevre sarıverdi.

Abdullah Parlıyan

Nihayet yaptıklarının kötülükleri onlara ulaştı ve alay ettikleri şey, onları kuşattı.

Bayraktar Bayraklı

Öyle ki, işledikleri kötülükler kendi başlarına yıkılmış, alay edip durdukları şey onları çepeçevre kuşatmıştı.

Cemal Külünkoğlu

Böylece işledikleri kötülükleri kendilerine isabet etti ve alaya aldıkları şey, kendilerini sarıp kuşatıverdi.

Kadri Çelik

Sonunda, işledikleri kötülükler başlarında patladı ve sürekli alayla karşıladıkları gerçekler onları çepeçevre kuşatıverdi.

Ali Ünal

Sonunda yaptıklarının cezası onlara ulaştı ve alay etmekte oldukları şey onları çepeçevre kuşatıverdi.

Harun Yıldırım

En sonunda yaptıkları kötülüklerin hedefi haline geldiler: alay edip durdukları şey tarafından çepeçevre kuşatıldılar.

Mustafa İslamoğlu

Nihayet yaptıklarının kötülükleri kendilerine isabet etti. Alay ettikleri şey onları kuşatıverdi.

Sadık Türkmen

Böylece, yaptıklarının karşılığında onlara kötülükler isabet etti ve alay ettikleri şeylerde onların üzerine hak oldu.

İlyas Yorulmaz

Böylece yaptıkları kötü ameller, onlara isabet etti (ulaştı). Alay etmiş oldukları şey, onları kuşattı.

İmam İskender Ali Mihr