Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


إِلاَّ الْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاء وَالْوِلْدَانِ لاَ يَسْتَطِيعُونَ حِيلَةً وَلاَ يَهْتَدُونَ سَبِيلاً ﴿٩٨﴾


NİSÂ SURESİ 98. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

illâ el mustad'afîne min er ricâli ve en nisâi ve el vildâni lâ yestatîûne hîleten ve lâ yehtedûne sebîlen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
illâ ancak, hariç
el mustad'afîne aciz, çaresiz, zayıf olanlar
min er ricâli erkeklerden
ve en nisâi ve kadınlar
ve el vildâni ve çocuklar
lâ yestatîûne gücleri yetmez
hîleten çare
ve ve
lâ yehtedûne ulaşamazlar
sebîlen yol

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan, hiçbir çareye gücü yetmeyen, (hicret için) bir yola ulaşamayan, zayıf (güçsüz) olanlar hariç.

NİSÂ SURESİ 98. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Ancak gerçekten zayıf ve güçsüz olan , çaresiz kalan ve hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar başkadır.

Diyanet İşleri

Ancak yurtlarından göçmek için bir düzen, bir yol bulamayan gerçekten de âciz erkeklerle kadınlar ve çocuklar bu hükümden dışarı.

Abdulbaki Gölpınarlı

Erkekler, kadınlar ve çocuklardan (gerçekten) âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiç bir yol bulamayanlar müstesnadır.

Adem Uğur

Ancak hicrete imkânı olmayan güçsüz, çaresiz erkekler, kadınlar ve çocuklar bundan müstesnadır.

Ahmed Hulusi

Ancak gerçekten çaresiz kalan, çare icat edecek gücü olmayan, bir çıkış yolu bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar bu ihtarlara muhatap değildir.

Ahmet Tekin

Ancak erkek, kadın ve çocuklardan çaresiz kalan ve bir yol bulamayan zavallılar (mustaz'aflar, ezilenler) müstesnadırlar.

Ahmet Varol

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) bulamayanlar başka.

Ali Bulaç

Erkek, kadın ve çocuklardan gücü yetmiyen biçarelerle hicret için yol bulamıyanlar müstesna (onlar cehennemlik değillerdir.)

Ali Fikri Yavuz

Caresiz kalan, yol bulamayan zavalli erkek, kadin ve cocuklar mustesnadirlar.

Bekir Sadak

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan cidden âciz olup bir çare bulmaya güç getiremiyenler ve bu yüzden (hicrete) yol bulamıyanlar müstesna..

Celal Yıldırım

Çaresiz kalan, yol bulamayan zavallı erkek, kadın ve çocuklar müstesnadırlar.

Diyanet İşleri (eski)

Erkekler, kadınlar ve çocuklardan (gerçekten) âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiçbir yol bulamayanlar müstesnadır.

Diyanet Vakfi

Ancak, hiç bir çıkış yoluna gücü yetmeyen ve göç etmeye yol bulamayan erkek, kadın ve çocuk ezilmişler hariç.

Edip Yüksel

Ancak hakikaten zebun olanlar: Hiç bir çareye gücü yetmiyen ve hicret için yol bulamıyan erkekler, kadın, çocuklar müstesna

Elmalılı Hamdi Yazır

Ancak gerçekten zayıf, hiç birşeye gücü yetmeyen ve hicret için yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ancak gerçekten aciz ve zayıf olan, çaresiz kalan ve hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç...

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Yalnız, çaresiz kalan, hiç bir çıkar yol bulamayan ezilmiş, erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar.

Seyyid Kutub

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) bulamayanlar başka.

Gültekin Onan

Erkeklerden, kadınlardan, çocuklardan za'f ve acz içinde bırakılıb da hiç bir çâreye gücü yetmeyen ve (hicrete) bir yol bulamayanlar müstesna.

Hasan Basri Çantay

Ancak erkekler, kadınlar ve çocuklardan (hicret etmek için) hiçbir çâreye gücü yetmeyen ve hiçbir yol bulamayan âciz bırakılmış kimseler müstesnâ.

Hayrat Neşriyat

Ancak erkek, kadın ve çocuklardan çaresiz kalarak bir yol bulamayan zavallılar müstesnadır.

İbni Kesir

Ama -erkek olsun, kadın olsun, çocuk olsun- hiçbir gücü olmayan ve kendilerine doğru yol gösterilmeyen çaresiz kimseler bunların dışındadır:

Muhammed Esed

Ancak erkeklerden ve kadınlardan ve çocuklardan zayıf sayılıp da hiçbir çareye güçleri yetmeyenler ve hiçbir doğru yol bulamayanlar müstesna.

Ömer Nasuhi Bilmen

Erkek, kadın ve çocuklardan zayıf olup, hiçbir çareye gücü yetmeyen ve hicret etmek için bir yol bulamayanlar müstesnâdır.

Ömer Öngüt

Yalnızca, erkek, kadın ve çocuklardan hicret için yol bulamayan güçsüz bırakılanlar müstesnadır.

Şaban Piriş

(98-99) Ancak, her türlü imkândan mahrum ve hicret için yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar. Çünkü bunları Allah’ın affedeceği umulur. Allah gerçekten afüv ve gafurdur (affı ve mağfireti boldur).

Suat Yıldırım

Yalnız hiçbir çareye gücü yetmeyen ve göç için yol bulamayan, gerçekten zayıf erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.

Süleyman Ateş

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) da bulamayanlar başka.

Tefhim-ul Kuran

Ancak, erkek olsun, kadın olsun, çocuk olsun, bir çare veya hicret için bir imkân bulamayan güçsüz kimseler müstesnadır.

Ümit Şimşek

Kadınlardan, erkeklerden, yavrulardan hiçbiri beceri gösteremeyen, hiçbir yol bulamayanların durumu farklıdır.

Yaşar Nuri Öztürk

Ama hiçbir gücü olmayan ve kendileri göç için yol bulamayan, gerçekten zayıf erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.

Abdullah Parlıyan

Erkekler, kadınlar ve çocuklardan, âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiçbir yol bulamayanlar müstesnadır.

Bayraktar Bayraklı

Yalnız, çaresiz kalan, (hicret etmeye) hiç bir çıkar yol bulamayan ezilmiş erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar.

Cemal Külünkoğlu

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan zayıf bırakılıp da hiçbir çareye güçleri yetmeyenler ve (hicret için) bir yol bulamayanlar müstesnadır.

Kadri Çelik

Ancak, (imanlarını korumakla birlikte) her türlü imkândan mahrum, çaresiz ve hicrete yol bulamayan, (bir de, kendilerine tebliğ gitmediği için iman nedir, İslâm nedir bilme ve inanma imkânı olmayan) erkekler, kadınlar ve (her halükârda) çocuklar bundan müstesnadır.

Ali Ünal

Ancak erkekler, kadınlar ve çocuklardan bir çare bulamayan ve bir yol bulamayan mustazaf olanlar müstesnadır.

Harun Yıldırım

Ne ki ezilen kesimlere mensup erkek, kadın ve çocuklardan hiçbir gücü olmayan ve yol göstericisi de bulunmayan kimseler bundan müstesnadır.

Mustafa İslamoğlu

Ancak, gerçekten zayıf ve güçsüz olan, çaresiz kalan ve hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar başkadır.

Sadık Türkmen

Ancak, erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan savaşmaya gücü yetmeyenlerin ve (savaş için) kendilerine yol gösterilmeyenlerin (savaşacak malzemeleri olmayanların) sorumlulukları yoktur.

İlyas Yorulmaz

Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan, hiçbir çareye gücü yetmeyen, (hicret için) bir yola ulaşamayan, zayıf (güçsüz) olanlar hariç.

İmam İskender Ali Mihr