Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ikinci âyette geçen “er-Rûm” kelimesinden almıştır.


فَاصْبِرْ إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ وَلَا يَسْتَخِفَّنَّكَ الَّذِينَ لَا يُوقِنُونَ ﴿٦٠﴾


RÛM SURESİ 60. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fâsbir (fe isbir) inne va'dallâhi (va'de allâhi) hakkun ve lâ yestehıffenneke (yestehıffe-enne-ke) ellezîne lâ yûkınûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fâsbir (fe isbir) o zaman, artık, öyleyse sabret
inne muhakkak ki
va'dallâhi (va'de allâhi) Allah'ın vaadi
hakkun haktır
ve lâ yestehıffenneke (yestehıffe-enne-ke) ve sakın seni hafifliğe sürüklemesin
ellezîne o kimseler, onlar
lâ yûkınûne yakîn hasıl etmeyenler, kesin bilgi sahibi olmayanlar, kesin olarak inanmayanlar

Öyleyse sabret, muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve yakîn hasıl etmemiş olanlar (kesin bilgi sahibi olmayanlar), sakın seni hafifliğe sürüklemesinler.

RÛM SURESİ 60. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Sabret. Şüphesiz, Allah’ın va’di gerçektir. Kesin imana sahip olmayanlar sakın seni gevşekliğe (ve tedirginliğe) sürüklemesinler.

Diyanet İşleri

Dayan, şüphe yok ki Allah'ın vaadi gerçektir ve adamakıllı inanmayanlar, sakın senin gayretini hafifletip gevşetmesin.

Abdulbaki Gölpınarlı

(Resûlüm!) Sen şimdi sabret. Bil ki Allah'ın vâdi gerçektir. (Buna) iyice inanmamış olanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin!

Adem Uğur

O hâlde sabret! Muhakkak ki Allâh'ın vaadi Hak'tır! İkâna ulaşmamışlar (vaadimizin gerçekleşmesi sürecinde) seni hafife alamayacaklardır!

Ahmed Hulusi

Sen sabrederek mücadeleye devam et. Allah’ın va’di elbette haktır, doğrudur. Bunu ilmen kavrayamayanların, buna kesinlikle iman etmeyenlerin, imanı sağlam olmayanların seni hafife almalarına asla fırsat verme, onlar seni gevşekliğe sevketmesin.

Ahmet Tekin

O halde sen sabret. Şüphesiz Allah'ın vaadi gerçektir. Kesin bir şekilde inanmayanlar sakın seni hafifliğe yöneltmesinler.

Ahmet Varol

Öyleyse sen sabret; şüphesiz Allah'ın va'di haktır; kesin bilgiyle inanmayanlar sakın seni telaşa kaptırıp hafifliğe (veya gevşekliğe) sürüklemesinler.

Ali Bulaç

(Ey Rasûlüm, o kâfirlerin eziyetlerine ve düşmanlıklarına karşı) şimdi sen sabret, zira Allah’ın (zafer) vaadi muhakkak tahakkuk edecektir. Sakın ahirete imanları olmıyanlar, (sabrı terk etmek suretiyle) seni hafifliğe götürmesinler.

Ali Fikri Yavuz

Sabret ki, Allah'in sozu suphesiz gercektir kesin olarak inanmayanlar seni hafife almasinlar.*

Bekir Sadak

(Ey Peygamber!) Sabret; Allah'ın va'di haktır (mutlaka yerine gelecektir). Kesin kesin İnanmayanlar seni hafife itmesinler.

Celal Yıldırım

Sabret ki, Allah'ın sözü şüphesiz gerçektir. Kesin olarak inanmayanlar seni hafife almasınlar.

Diyanet İşleri (eski)

(Resûlüm!) Sen şimdi sabret. Bil ki Allah'ın vâdi gerçektir. (Buna) iyice inanmamış olanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin!

Diyanet Vakfi

Öyleyse sabret. ALLAH'ın sözü gerçektir. Kesin inanca sahip olmayanlar seni gevşekliğe sürüklemesin.

Edip Yüksel

Şimdi sen sabret, çünkü Allahın va'di muhakkak haktır ve sakın iykanı olmıyanlar seni hafifliğe sevk etmesinler

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi sen sabret. Çünkü Allah'ın va'di mutlaka haktır. Ve sakın kesin imanı olmayanlar seni hafifliğe sevketmesin!

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Şimdi sen sabret. Çünkü Allah'ın vaadi mutlaka haktır. Sakın imanı sağlam olmayanlar seni hafifliğe sevketmesinler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Sen şimdi sabret! Bil ki, Allah'ın sözü gerçektir. İnanmayanlar seni telaşa ve gevşekliğe düşürmesinler.

Seyyid Kutub

Öyleyse sen sabret; şüphesiz Tanrı'nın vaadi haktır; kesin bilgiyle inanmayanlar sakın seni telaşa kaptırıp hafifliğe (veya gevşekliğe) sürüklemesinler.

Gültekin Onan

Sen (habîbim) şimdi sabret. Şübhe yok ki Allahın va'di hakdır. (Buna) kat'î inan beslememekde olanlar zinhar seni (sabırsızlıkla) hafifliğe götürmesin (ler).

Hasan Basri Çantay

(Ey Resûlüm!) Artık sabret! Çünki Allah’ın va'di haktır. Öyle ise kat'î olarak îmân etmemiş olanlar, sakın seni gevşekliğe sevk etmesin!

Hayrat Neşriyat

Sabret, şüphesiz ki Allah'ın vaadi haktır. Yakınen inanmayanlar seni hafifliğe itmesinler.

İbni Kesir

O halde sıkıntılara göğüs ger: Allah'ın (Kıyamet Günü ile ilgili) vaadi kesinlikle doğrudur. Öyleyse, tam bir iç tatminine ulaşamayanların senin zihnine şüphe tohumları ekmelerine izin verme!

Muhammed Esed

Sen sabret. Şüphe yok ki, Allah'ın vaadi haktır ve kat'i sûrette imânı olmayanlar, seni hafif görecek olmasınlar.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sabret! Şüphesiz ki Allah'ın vaadi haktır. Yürekten inanmayanlar sakın seni gevşekliğe sevketmesinler!

Ömer Öngüt

Öyleyse sen, sabret, kuşkusuz Allah’ın vaadi haktır. Gerçeği göremeyenler sakın seni hafife almasınlar.

Şaban Piriş

O halde sabret! Çünkü Allah’ın vâdi kesindir. Sakın ona inanmayanlar seni paniğe düşürmesin, seni dayanıksız bulmasın ve seni endişelendirmesinler.

Suat Yıldırım

Sabret, Allâh'ın va'di haktır (o mutlaka yerine gelecektir). İnanmayanlar seni telâşa düşürmesin.

Süleyman Ateş

Öyleyse sen sabret; hiç şüphesiz Allah'ın Va'di haktır; kesin bilgiyle inanmayanlar da sakın seni telâşa kaptırıp hafifliğe (veya gevşekliğe) sürüklemesinler.

Tefhim-ul Kuran

Sabret; Allah'ın vaadi gerçektir. Tam ve kesin bir imanı olmayanlar seni gevşekliğe düşürmesin.

Ümit Şimşek

O halde, sabret! Kuşkun olmasın ki, Allah'ın vaadi haktır. İmanı kemale ermemişler seni hafifliğe sevk etmesinler/seni küçümseyemeyeceklerdir.

Yaşar Nuri Öztürk

Öyleyse her türlü sıkıntı ve zorluklara karşı göğüs ger. Allah'ın her konudaki verdiği söz gerçek olup, mutlaka yerine gelecektir. Öyleyse adamakıllı inanmayanlar; senin zihnine şüphe tohumları ekerek, gayretini hafifletip, seni gevşetip, üzüntüye düşürmesinler.

Abdullah Parlıyan

Sen şimdi sabret! Şüphesiz Allah'ın vaadi gerçektir. Kesin inanca sahip olmayanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin![423]

Bayraktar Bayraklı

O halde (Ey Resulüm! O inkârcıların eziyetlerine karşı) sen sabret! Allah'ın (kıyamet günü ile ilgili) vaadi kesinlikle doğrudur. İmanı kemale ermemiş olanlar sakın seni gevşekliğe (ve tedirginliğe) sürüklemesin!

Cemal Külünkoğlu

Öyleyse sen sabret. Hiç şüphesiz Allah'ın vaadi haktır; sakın yakini olmayanlar seni hafifliğe (gevşekliğe) sevk etmesinler.

Kadri Çelik

Bu bakımdan, sabret. Allah’ın va’di elbette haktır. Bu gerçeğe cidden inanma niyeti taşımayanlar senin sabır ve metanetini sakın sarsmasın.

Ali Ünal

(Resûlüm!) Sen şimdi sabret. Bil ki Allah'ın vâdi gerçektir. (Buna) iyice inanmamış olanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin!

Harun Yıldırım

Artık sabret; unutma ki Allah'ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir. (Kendi söylediklerine dahi) yürekten inanmayanlar, tahrikleriyle sakın seni fevri ve tepkisel bir davranışa sürüklemesinler.

Mustafa İslamoğlu

Şimdi sen sabret! Şüphesiz Allah’ın sözü gerçektir. Gerçekleri anladığı halde gizleyen(kâfir)ler, sakın seni gevşekliğe sürüklemesin!

Sadık Türkmen

Sen onların yalanlamalarına sabret. Allah'ın vaat ettikleri gerçekleşecektir. Kalpleri tam ikna olmamış olanlar seni küçük görmesinler.

İlyas Yorulmaz

Öyleyse sabret, muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve yakîn hasıl etmemiş olanlar (kesin bilgi sahibi olmayanlar), sakın seni hafifliğe sürüklemesinler.

İmam İskender Ali Mihr