Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir.


وَمِنْهُم مَّنْ عَاهَدَ اللّهَ لَئِنْ آتَانَا مِن فَضْلِهِ لَنَصَّدَّقَنَّ وَلَنَكُونَنَّ مِنَ الصَّالِحِينَ ﴿٧٥﴾


TEVBE SURESİ 75. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve min-hum men âhede allâhe le in âtâ-nâ min fadli-hı le nessaddeka enne ve le nekûne enne min es sâlihîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve min-hum ve onlardan
men âhede allâhe Allah'a ahd veren kimse
le in eğer, ise
âtâ-nâ bize verdi
min fadli-hı onun fazlından
le nessaddeka enne elbette, mutlaka sadaka veririz
ve le nekûne enne ve elbette mutlaka oluruz
min es sâlihîne salihlerden

Onlardan (bazı) kimseler: “Eğer (Allah), Kendi fazlından bize verirse, elbette mutlaka sadaka veririz ve mutlaka salihlerden oluruz.” diye, Allah’a ahd verdiler.

TEVBE SURESİ 75. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

İçlerinden, “Eğer Allah bize lütuf ve kereminden verirse, mutlaka bol bol sadaka veririz ve mutlaka salihlerden oluruz” diye Allah’a söz verenler de vardır.

Diyanet İşleri

Onlardan, bize lûtfuyla, keremiyle ihsanda bulunursa biz de yoksullara tasadduk ederiz ve mutlaka iyi kişilerden oluruz diye Allah'la ahdedenler de var.

Abdulbaki Gölpınarlı

Onlardan kimi de, Eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve elbette biz sâlihlerden olacağız! diye Allah'a and içti.

Adem Uğur

Onlardan kimi de Allâh'a vaatte bulundu: "Eğer bize fazlından verirse, andolsun ki kesinlikle sadaka vereceğiz ve elbette sâlihlerden olacağız. "

Ahmed Hulusi

Onların içlerinde taahhütte bulunanlar da vardı:
'Allah bize lütfundan, ihsanından verirse, mutlaka imanda sadâkatin ve kemalin ifadesi olan sadakayı, vicdanımızı, servetimizi, sosyal bünyemizi arındıran berekete vesile olan zekâtı veririz, malî mükellefiyetleri yerine getiririz, kesinlikle dindar, ahlâklı, hayır-hasenat sahibi müslümanlardan, sâlihlerden oluruz' diyorlardı.

Ahmet Tekin

Onlardan: 'Eğer Allah bize kendi lütfundan verirse mutlaka sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız' diye Allah'a kesin söz verenler var.

Ahmet Varol

Onlardan kimi de: "Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız" diye Allah'a ahdetmiştir.

Ali Bulaç

Onlardan kimi de Allah’a şöyle kesin söz (ahd) vermişti: Eğer (Allah) bize lütuf ve kereminden ihsan ederse, muhakkak zekâtını vereceğiz, gerçekten sâlihlerden olacağız.

Ali Fikri Yavuz

Aralarinda: «Allah bize bol nimetinden verecek olursa, and olsun ki sadaka verecegiz ve iyilerden olacagiz» diye O'na and verenler vardir.

Bekir Sadak

Onlardan kimi de, «eğer Allah bize kendi geniş nimetinden verirse, herhalde zekât ve sadaka verir ve sâlihler (iyi-yararlı kişiler)den oluruz» diyerek Allah'a karşı .söz vermişlerdi.

Celal Yıldırım

Aralarında: 'Allah bize bol nimetinden verecek olursa, and olsun ki sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız' diye O'na and verenler vardır.

Diyanet İşleri (eski)

Onlardan kimi de, eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve elbette biz sâlihlerden olacağız! diye Allah'a and içti.

Diyanet Vakfi

Hatta bazıları, 'Bize lütfundan verirse, paramızı yardım için harcayacağız ve dürüst insanlardan olacağız,' diye ALLAH'a söz verdiler

Edip Yüksel

Yine onlardan kimi de Allaha şöyle ahdetmişlerdi: «eğer bize fadlından ihsan ederse her halde zekâtını veririz ve her halde salihînden oluruz»

Elmalılı Hamdi Yazır

Yine onlardan bir takımı «Allah bize bol lütufta bulunursa mutlaka zekatını veririz ve dürüstlerden oluruz!» diye söz vermişlerdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Yine onlardan kimi de Allah'a şöyle ahdetmişlerdi: «Eğer bize lütuf ve kereminden ihsan ederse biz de elbette zekâtı veririz ve kesinlikle salihlerden oluruz.» diye söz vermişlerdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Onlardan bazıları «eğer Allah bize lütfundan bol mal verirse, sadaka verenlerden ve iyi amel işleyenlerden olacağımıza yemin ederiz» diye Allah'a kesin söz verirler.

Seyyid Kutub

Onlardan kimi de: "Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız" diye Tanrı'ya ahdetmiştir.

Gültekin Onan

İçlerinden kimi de Allaha (şöyle) ahdetmişdi: «eğer bize lütf-ü, kereminden ihsan ederse, andolsun, zekâtını vereceğiz, muhakkak saalihlerden olacağız».

Hasan Basri Çantay

Onlardan kimisi de: 'Yemîn olsun ki, eğer (Allah) fazlından bize verirse, mutlaka sadaka (ve zekâtını) vereceğiz ve mutlaka sâlihlerden olacağız' diye Allah’a söz verdi.

Hayrat Neşriyat

İçlerinden kimi de: Eğer bize lütuf ve kereminden ihsan ederse; andolsun ki, muhakkak tasadduk edeceğiz ve muhakkak salihlerden olacağız, diye Allah'a ahdetmişlerdi.

İbni Kesir

Ve onlar arasında, "Doğrusu, eğer Allah bize cömertliğinden (bir şeyler) bahşederse, kuşkusuz biz de hayır için harcar (sadaka verir) ve hiç kuşkusuz dürüst ve erdemli kimselerden oluruz!" diye Allaha yemin edenler var.

Muhammed Esed

Ve onlardan bazıları da Allah Teâlâ'ya ahdetmişti ki: «Eğer fazlından bize verir ise elbette tasaddukta bulunacağız ve elbette sâlih kimselerden olacağız.»

Ömer Nasuhi Bilmen

Onlardan kimi de: “Eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, andolsun ki sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız. ” diye O'na kesin söz verdiler.

Ömer Öngüt

İçlerinde ‘Allah bize bol nimetinden verirse, kesinlikle sadaka vereceğiz ve doğru kimselerden olacağız.’ diye O’na and verenler vardır.

Şaban Piriş

Onlardan kimi de Allah’a şöyle kesin söz vermişlerdi:"Eğer Allah bize lütfundan verirse, biz de mutlaka zekât ve teberrûda bulunacak ve elbette iyi insanlardan olacağız."

Suat Yıldırım

Kimileri de: "Eğer Allâh, lutfundan bize verirse elbette sadaka vereceğiz ve yararlı insanlardan olacağız!" diye Allah'a and içtiler.

Süleyman Ateş

Onlardan kimi de: «Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız» diye Allah'a ahdetmişti.

Tefhim-ul Kuran

Onlardan, 'Eğer Allah bize lütfundan birşey verecek olursa biz de bağışta bulunur ve iyi insanlardan oluruz' diye Allah'a söz verenler vardır.

Ümit Şimşek

İçlerinden bazıları da Allah'a şöyle ant içti: "Eğer Allah, lütfundan bize verirse, elbette sadaka dağıtacağız ve elbette iyilik ve barış için çalışanlardan olacağız."

Yaşar Nuri Öztürk

Ve o münafıklar arasında, “Doğrusu eğer Allah, bize cömertliğinden birşeyler bahşederse, şüphesiz biz de hayır yollarına harcar, dürüst ve erdemli kimselerden oluruz” diye Allah'a söz verenler de var.

Abdullah Parlıyan

Onlardan kimi de, “Eğer Allah, lütfundan bize de verirse elbette sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız” diye Allah'a and içti.

Bayraktar Bayraklı

Onlardan bazıları: “Eğer Allah bize lütfundan bol mal verirse, sadaka verenlerden ve iyi amel edenlerden olacağımıza yemin ederiz” diye Allah'a kesin söz verdiler.

Cemal Külünkoğlu

Onlardan kimi de “Allah bize bol nimetinden verecek olursa, hiç şüphesiz sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız” diye Allah'a kesin söz vermişlerdi.

Kadri Çelik

İçlerinden bazıları da, “Eğer Allah lütf u kereminden bize mal verirse, hiç şüphe edilmesin ki zekâtımızı verir, tasadduk ve teberruda bulunur ve yine hiç kuşkusuz, Allah’ın istediği çizgide sağlam, doğru ve yerinde iş yapanlardan oluruz!” diye Allah’a kesin söz vermişlerdi.

Ali Ünal

İçlerinden kimi de Allah’a şöyle söz vermişti: “Eğer bize lütfundan ihsan ederse andolsun ki sadaka vereceğiz ve muhakkak ki salihlerden olacağız.”

Harun Yıldırım

Hem, onlar arasında "Eğer O'nun bağışladıklarından bize de bir şeyler düşerse, elbet biz de hayır hasenat için harcar, böylece biz de iyiler arasına karışmış oluruz!" diye Allah'a yemin edenler var.

Mustafa İslamoğlu

Içlerinden; “Eğer Allah bize lütuf ve kereminden verirse mutlaka bol bol sadaka veririz ve mutlaka salihlerden/iyilerden oluruz” diye, Allah’a söz verenler de vardır.

Sadık Türkmen

Onların içinden, eğer Allah lütfu ile onlara (dünyalık) verirse, elçinin getirdiği dini kabullenip tasdik edeceklerine ve emredilen doğru işlerin hepsini yapacaklarına dair, Allah'la antlaşma yapanlar vardı.

İlyas Yorulmaz

Onlardan (bazı) kimseler: “Eğer (Allah), Kendi fazlından bize verirse, elbette mutlaka sadaka veririz ve mutlaka salihlerden oluruz.” diye, Allah’a ahd verdiler.

İmam İskender Ali Mihr