Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Bu sûrede Yûsuf Peygamberin hayatta karşılaştığı sıkıntılar ve bunlara sabrederek nasıl başarıya ulaştığı anlatılmaktadır. Kur’an’da baştan sona kadar bir tek konuyu anlatan tek sûre budur.


وَشَرَوْهُ بِثَمَنٍ بَخْسٍ دَرَاهِمَ مَعْدُودَةٍ وَكَانُواْ فِيهِ مِنَ الزَّاهِدِينَ ﴿٢٠﴾


YÛSUF SURESİ 20. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve şerev-hu bi semenin bahsin derâhime ma'dûdetin ve kânû fîhi min ez zâhidîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve şerev-hu ve onu sattılar
bi semenin bir fiyat ile
bahsin düşük, eksik, az
derâhime dirhemler
ma'dûdetin sayılı, birkaç
ve kânû ve oldular, idiler
fîhi ona, onun hakkında, ona karşı
min ...den
ez zâhidîne kıymet vermeyen, rağbet etmeyen, önemsemeyen kimseler

Ve onu (Yusuf’u), az bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Çünkü; ona karşı zahidlerden idiler.

YÛSUF SURESİ 20. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Onu ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zaten ona değer vermiyorlardı.

Diyanet İşleri

Ve onu değersiz bir kâr, sayılı birkaç kuruş karşılığında satmışlardı ve onu satarlarken paraya pek o kadar rağbetleri de yoktu.

Abdulbaki Gölpınarlı

(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

Adem Uğur

(Sonra Mısır'da) Onu yanlarında tutmak istemedikleri için az bir pahaya, birkaç dirheme sattılar.

Ahmed Hulusi

Onu düşük bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Onlar da Yûsuf’u önemsemeyenlerdendi.

Ahmet Tekin

Onu ucuz bir fiyata birkaç dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemiyorlardı.

Ahmet Varol

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Ali Bulaç

(Yûsuf’u takip eden kardeşleri işin farkına varınca, “bu bizim kaçak kölemizdir” diye) onu değersiz bir fiat ile, birkaç dirheme (kafileye) sattılar. (onu uzaklaştırmak için) hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı. (Yûsuf’a kıymet biçmiyorlardı.)

Ali Fikri Yavuz

Onu yanlarinda alikoymak istemedikleri icin ucuz bir fiyata, birkac dirheme sattilar. *

Bekir Sadak

Onlar (böylece) Yûsuf'u pek az bir fiatla, birkaç dirheme sattılar; onun hakkında isteksizlerden idiler.

Celal Yıldırım

Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.

Diyanet İşleri (eski)

(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

Diyanet Vakfi

Ona ihtiyaçları olmadığı için ucuz bir fiyata, bir kaç dirheme sattılar.

Edip Yüksel

değersiz bir baha ile onu bir kaç dirheme sattılar, hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı

Elmalılı Hamdi Yazır

Onu ucuz bir fiyatla birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında tutmaya isteksiz bulunuyorlardı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ve onu düşük bir değerle birkaç dirheme sattılar. Ona fazla önem vermemişlerdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Yusuf'u ucuz bir fiyatla, birkaç paraya sattılar. Çünkü onu bir an önce ellerinden çıkarmak istiyorlardı.

Seyyid Kutub

Onu ucuz bir fiyata sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Gültekin Onan

Onu değersiz bir bahâye, bir kaç dirheme satdılar. Onlar bunun hakkında rağbetsizdiler.

Hasan Basri Çantay

Onu az bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zâten (onlar), onun hakkında rağbetsiz(ona değer vermeyen) kimselerden idiler.

Hayrat Neşriyat

Onu, ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında alıkoymak istemediler.

İbni Kesir

Ve sonunda önemsiz bir paha -sadece birkaç gümüş dirhem- karşılığında o'nu sattılar; o kadar az değer biçmişlerdi o'na.

Muhammed Esed

Ve O'nu biraz bedel ile sayılmış birkaç dirhem ile satıverdiler ve onlar O'nun hakkında rağbetsizlerden olmuşlardı.

Ömer Nasuhi Bilmen

Onu değersiz bir fiyat ile bir kaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı rağbetsiz idiler.

Ömer Öngüt

Onu düşük bir fiyatla bir kaç dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Şaban Piriş

Nihayet Mısır’a varınca, onu düşük bir fiyata, birkaç paraya sattılar. Zaten ona pek kıymet biçmiyorlardı.

Suat Yıldırım

Nihâyet (Mısır'a varınca) onu düşük bir pahaya, birkaç paraya sattılar. Onlar, ona (Yûsuf'a) karşı isteksiz idiler. (Buluntu olduğu için ona değer vermediler, hemen onu ellerinden çıkarmak istediler.)

Süleyman Ateş

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemediler.

Tefhim-ul Kuran

Sonra onu birkaç dirhem gibi az bir fiyata sattılar. Zira ona pek değer vermiyorlardı.

Ümit Şimşek

Onu basit bir karşılıkla, birkaç paraya sattılar. Ona fazla rağbet gösterenler değillerdi.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve sonunda Mısır'a varınca, Yûsuf'u değersiz bir fiyatla, birkaç dirhem gümüşe sattılar. O'nu ellerinde tutmak için isteksiz davrandılar. Yani buluntu olduğu için, ona fazla değer vermeyip hemen ellerinden çıkardılar.

Abdullah Parlıyan

Nihayet onu düşük bir fiyata sattılar. Onlar ona karşı isteksiz idiler.

Bayraktar Bayraklı

(Kafile Mısır'a varınca) Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.

Cemal Külünkoğlu

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (bir kaç) dirheme sattılar. onlar O'nun hakkında isteksizlerden olmuşlardı.

Kadri Çelik

Nihayet O’nu kelepir fiyatına, sayılı bir kaç gümüş kuruşa sattılar. Kıymetini takdir edememiş ve değerini pek düşük tutmuşlardı.

Ali Ünal

Onu düşük bir fiyata, sayısı belli dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Harun Yıldırım

Sonunda onu düşük bir değere -sadece bir kaç gümüş paraya- sattılar; zaten onlar ondan kurtulmak istiyorlardı.

Mustafa İslamoğlu

Onu değersiz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı isteksiz idiler.

Sadık Türkmen

Kervancılar Yusuf dan kazanacakları parayı önemsemeyerek, birkaç dinar karşılığında onu sattılar.

İlyas Yorulmaz

Ve onu (Yusuf’u), az bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Çünkü; ona karşı zahidlerden idiler.

İmam İskender Ali Mihr