BAKARA SURESİ 174. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
إِنَّ الَّذِينَ يَكْتُمُونَ مَا أَنزَلَ اللّهُ مِنَ الْكِتَابِ وَيَشْتَرُونَ بِهِ ثَمَنًا قَلِيلاً أُولَئِكَ مَا يَأْكُلُونَ فِي بُطُونِهِمْ إِلاَّ النَّارَ وَلاَ يُكَلِّمُهُمُ اللّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ يُزَكِّيهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ ﴿١٧٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne | muhakkak |
ellezîne | o kimseler, onlar |
yektumûne | ketmederler, gizlerler |
mâ | şey(ler) |
enzele | indirdi |
allâhu | Allah |
min el kitâbî | kitaptan |
ve yeşterûne | ve satıyorlar |
bi-hi | onu |
semenen | bedel, ücret, değer |
kalîlen | az |
ulâike | işte onlar |
mâ | şey(ler) |
ye'kulûne | yiyorlar |
fî | içinde |
butûni-him | (onların) karınları |
illâ | ancak, sadece, den başka |
en nâre | ateş |
ve lâ yukellimu-hum(u) | ve onlarla konuşmaz |
allâhu | Allah |
yevme el kıyâmeti | kıyâmet günü |
ve lâ yuzekkî-him | ve onları tezkiye etmez, temize çıkarmaz, temizlemez |
ve lehum | ve onlar için, onlara (vardır) |
azâbun | azap |
elîmun | acıklı, elîm |
Muhakkak ki onlar, Allah’ın indirdiği Kitap’tan bir şeyleri gizlerler ve onu az bir bedelle satarlar. İşte onların yedikleri (bu rüşvet), karınlarında ateşten başka bir şey olmaz. Ve kıyâmet günü Allah, onlarla konuşmayacak ve onları tezkiye de etmeyecek (temize de çıkarılmayacaklar). Ve onlar için elîm bir azap vardır.
BAKARA SURESİ 174. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Onlar ki, Allâh'ın Kitaptan inzâl ettiğini (varlığın hakikati ve Sünnetullah bilgisini) gizleyip, onu (hakikatlerini) az bir paraya (dünyasal değere) satarlar; işte onlar bâtınlarını (dünyalarını) ateşten (yakıcı) başka bir şeyle doldurmuş olmazlar. Kıyamet sürecinde Allâh onlarla konuşmaz ve onları tezkiye etmez. Onlar için feci azap vardır.
Ahmed Hulusi