BAKARA SURESİ 184. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
أَيَّامًا مَّعْدُودَاتٍ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوْ عَلَى سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ وَعَلَى الَّذِينَ يُطِيقُونَهُ فِدْيَةٌ طَعَامُ مِسْكِينٍ فَمَن تَطَوَّعَ خَيْرًا فَهُوَ خَيْرٌ لَّهُ وَأَن تَصُومُواْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ ﴿١٨٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
eyyâmen | günler |
ma'dûdâtin | adetli, sayılmış, sayılı |
fe men | fakat kim |
kâne | oldu, idi |
min-kum | sizden |
marîdan | hasta |
ev alâ seferin | veya seferde, yolculukta |
fe | o zaman, o taktirde |
iddetun | müddet, sayı, bir şeyin müddetini |
min eyyâmin | günlerden |
uhara | diğer |
ve alâ ellezîne | ve onlar üzerine |
yutîkûne-hu | ona dayanamazlar, zorlanırlar, takatleri kesilir, güç yetiremezler |
fidyetun | fidye |
taâmu | yemek |
miskînin | çalışamayacak durumdaki yaşlılar |
fe men | artık kim |
tatavvaa | isteyerek, gönüllü olarak yaptı |
hayran | bir hayır |
fe | işte |
huve | o |
hayrun | hayırdır, daha hayırlıdır |
lehu | onun için |
ve en tesûmû | ve sizin oruç tutmanız |
hayrun | hayırdır, daha hayırlıdır |
lekum | sizin için, size |
in | eğer, şâyet, ise, keşke |
kuntum | siz oldunuz |
ta'lemûne | biliyorsunuz, bilirsiniz |
(Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Fakat sizden kim hasta veya yolculukta olursa, o taktirde (tutamadığı günlerin sayısı), diğer (başka) günlerden (oruç tutarak) tamamlanır. (İhtiyarlıktan veya iyileşmesi umulmayan bir hastalıktan dolayı) ona (oruç tutmaya) güç yetiremeyenlerin, bir yoksulu (sabah, akşam) doyuracak (kadar) bir fidye vermesi (gerekir).Artık kim isteyerek (gönülden) bir hayır yaparsa (orucunu veya fidyeyi artırırsa),işte o, kendisi için bir hayırdır.Oruç tutmak sizi için daha hayırlıdır, keşke bilseydiniz.
BAKARA SURESİ 184. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Sayılı günlerde oruç… Ancak sizden kim, hasta veya seyahatte olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruç tutmaya gücü yetmeyenlere veya zorla güç yetirip te orucu tutamayıp yiyenlerin üzerine, fidye vererek bir yoksulu doyurması da bir yükümlülüktür. Her kim gönlünden koparak iyiliği artırırsa, kendisine iyilik yapmış olur. Ama oruç tutmanız, fidye vermek ve kazaya bırakmaktan daha hayırlıdır, keşke bunu bilseydiniz.
Abdullah Parlıyan