Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


أُحِلَّ لَكُمْ لَيْلَةَ الصِّيَامِ الرَّفَثُ إِلَى نِسَآئِكُمْ هُنَّ لِبَاسٌ لَّكُمْ وَأَنتُمْ لِبَاسٌ لَّهُنَّ عَلِمَ اللّهُ أَنَّكُمْ كُنتُمْ تَخْتانُونَ أَنفُسَكُمْ فَتَابَ عَلَيْكُمْ وَعَفَا عَنكُمْ فَالآنَ بَاشِرُوهُنَّ وَابْتَغُواْ مَا كَتَبَ اللّهُ لَكُمْ وَكُلُواْ وَاشْرَبُواْ حَتَّى يَتَبَيَّنَ لَكُمُ الْخَيْطُ الأَبْيَضُ مِنَ الْخَيْطِ الأَسْوَدِ مِنَ الْفَجْرِ ثُمَّ أَتِمُّواْ الصِّيَامَ إِلَى الَّليْلِ وَلاَ تُبَاشِرُوهُنَّ وَأَنتُمْ عَاكِفُونَ فِي الْمَسَاجِدِ تِلْكَ حُدُودُ اللّهِ فَلاَ تَقْرَبُوهَا كَذَلِكَ يُبَيِّنُ اللّهُ آيَاتِهِ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَّقُونَ ﴿١٨٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

uhılle lekum leylete es sıyâmi er refesu ilâ nisâi-kum hunne libâsun lekum ve entum libâsun lehunne alîme allâhu enne-kum kuntum tahtânûne enfuse-kum fe tâbe aley-kum afâ an-kum fe elâne bâşirû-hunne ve ibtegû mâ ketebe allâhu lekum ve kulû ve işrabû hattâ yetebeyyene lekum el haytu ebyadu min el haytı el esvedi min el fecri summe etimmu es sıyâme ilâ el leyli ve lâ tubâşirû-hunne ve entum âkifûne fî el mesâcidi tilke hudûdu allâhi fe lâ takrabû-hâ kezâlike yubeyyinu allâhu âyâti-hî li en nâsi lealle-hum yettekûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
uhılle helâl kılındı
lekum sizin için, size
leylete gece
es sıyâmi oruç
er refesu (cinsel arzu ile ) yaklaşmak
ilâ nisâi-kum kadınlarınıza
hunne onlar
libâsun elbise
lekum sizin için
ve entum ve siz
libâsun elbise
lehunne onlar için
alîme bildi
allâhu Allah
enne-kum sizin ..... olduğunuz
kuntum oldunuz, idiniz
tahtânûne ihanet ediyorsunuz
enfuse-kum sizin nefsleriniz, kendiniz
fe o zaman, bunun üzerine
tâbe aley-kum sizin tövbelerinizi kabul etti
afâ affetti
an-kum sizden, sizi
fe artık, bundan sonra
elâne şimdi
bâşirû-hunne onlara yaklaşın, onlarla mübaşeret edin
ve ibtegû ve isteyin
mâ ketebe takdir ettiği, yazdığı, farz kıldığı şeyi
allâhu Allah
lekum sizin için, size
ve kulû ve yeyin
ve işrabû ve için
hattâ oluncaya kadar
yetebeyyene açığa çıkar, belli olur
lekum sizin için, size
el haytu iplik
ebyadu beyaz
min el haytı iplikten
el esvedi siyah
min el fecri fecr (seher) vaktinde
summe sonra
etimmu tamamlayın
es sıyâme oruç
ilâ el leyli geceye kadar
ve lâ tubâşirû-hunne ve onlarla mübaşeret etmeyin, onlara
ve entum ve siz
âkifûne itikâfta olanlar (çok ibadet etmek için)
fî el mesâcidi mescidlerde, mecsidlerin içinde
tilke bu
hudûdu hudut, hadler, sınırlar (yasaklar)
allâhi Allah
fe o zaman, artık
lâ takrabû-hâ ona yaklaşmayın
kezâlike işte böyle
yubeyyinu beyan ediyor, açıklıyor
allâhu Allah
âyâti-hî kendi âyetleri
li en nâsi insanlar için, insanlara
lealle-hum umulur ki böylece onlar
yettekûne takva sahibi olurlar

Oruç gecesi kadınlarınıza yaklaşmanız size helâl kılındı. Onlar sizin için, siz de onlar için birer elbisesiniz. Allah, sizin nefslerinize ihanet ettiğinizi bildi. Bunun üzerine tövbelerinizi kabul etti ve sizi affetti. Şimdi artık onlara (eşlerinize) yaklaşın ve Allah’ın sizin için yazdığı (takdir ettiği) şeyleri isteyin. Fecr vaktinde beyaz iplik, siyah iplikten tebeyyün edinceye (size belli oluncaya, gündüzün aydınlığı, gecenin karanlığından sıyrılıncaya) kadar yeyin ve için. Sonra orucu geceye kadar tamamlayın. Mescidlerde itikâfta iseniz onlarla (kadınlarınızla) mübaşeret etmeyin. Bu Allah’ın hudududur (yasaklarıdır). Artık ona (yasaklara) yaklaşmayın. Allah, âyetlerini insanlara işte böyle açıklıyor. Umulur ki böylece onlar takva sahibi olurlar.

BAKARA SURESİ 187. Ayeti Hayrat Neşriyat Meali

Oruç gecesinde kadınlarınıza yaklaşmak size helâl kılındı. Onlar sizin için (günahlardan koruyan) bir elbise, siz de onlar için bir elbise (gibi)siniz. Allah şübhesiz sizin, (oruç gecesi kadınlarınıza yaklaşmakla) nefislerinize ihânet etmekte olduğunuzu bildi de tevbenizi kabûl etti ve sizi affetti. Artık şimdi (oruç gecelerinde de) onlara yak laşın ve Allah’ın sizin için takdîr ettiğini isteyin! Ve fecrin beyaz ipliği, siyah iplikten size belli oluncaya (imsak vaktine) kadar yiyin, için; sonra da geceye (iftar vaktine) kadar orucu tamamlayın! Fakat siz mes cid lerde i'ti kâf ta bulunan kimseler oldu ğunuzda, onlara(kadınlarınıza) yaklaşmayın! Bunlar Allah’ın hudûdudur, sakın onlara yak laşmayın! İşte Allah, âyet lerini insanlara böyle açıklar; tâ ki (gü nahlardan) sakınsınlar!

Hayrat Neşriyat