BAKARA SURESİ 220. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
فِي الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الْيَتَامَى قُلْ إِصْلاَحٌ لَّهُمْ خَيْرٌ وَإِنْ تُخَالِطُوهُمْ فَإِخْوَانُكُمْ وَاللّهُ يَعْلَمُ الْمُفْسِدَ مِنَ الْمُصْلِحِ وَلَوْ شَاء اللّهُ لأعْنَتَكُمْ إِنَّ اللّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ ﴿٢٢٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fî ed dunyâ | dünya hakkında, dünyada |
ve el âhirati | ve ahiret |
ve yes'elûne-ke | ve sana soruyorlar, sorarlar |
an el yetâmâ | yetimlerden |
kul | de, söyle, |
ıslâhun | ıslâh etmek, düzeltmek |
lehum | onları |
hayrun | hayır, hayırlı |
ve in tuhâlitû-hum | ve eğer onlara karışırsanız, katılırsanız |
fe | artık, o zaman |
ıhvânu-kum | sizin kardeşleriniz |
ve allâhu | ve Allah |
ya'lemu | bilir |
el mufside | fesat çıkaranlar |
min el muslihi | ıslâh edenlerden |
ve lev | ve şâyet, olsa, ise |
şâallâhu (şâe allâhu) | Allah diledi |
le | elbette, mutlaka |
a'nete-kum | sizi sıkıntıya soktu |
inne allâhe | muhakkak ki Allah |
azîzun | azîzdir, üstündür |
hakîmun | hakîmdir, hüküm ve hikmet sahibidir |
Dünya ve ahiret hakkında ve yetimlerden sana soruyorlar. De ki: “Onları ıslah etmek (durumlarını düzeltmek) hayırlıdır. Eğer onlara karışırsanız (birarada yaşarsanız), artık onlar sizin kardeşlerinizdir. Ve Allah, fesat çıkaranı,ıslâh edenden (ayırıp) bilir. Eğer Allah dileseydi, elbette sizi sıkıntıya sokardı. Muhakkak ki Allah, Azîz’dir (üstündür), Hakîm’dir (hüküm ve hikmet sahibidir).
BAKARA SURESİ 220. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Dünyada da, âhirette de. Yetimleri de soruyorlar. De ki: Onların hallerini düzene koymak, işlerine karışmamaktan hayırlıdır. Onlara karışır, onlarla uzlaşırsanız sonucu onlar da kardeşlerinizdir sizin. Allah, onların işlerini bozanı, düzgün bir hale getirenden ayırt eder, bilir. Allah dileseydi işinizi sarpa sardırırdı sizin. Şüphe yok ki Allah pek üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir.
Abdulbaki Gölpınarlı