BAKARA SURESİ 255. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali
Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.
اللّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ لاَ تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ لَّهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ مَن ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلاَّ بِإِذْنِهِ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَلاَ يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِّنْ عِلْمِهِ إِلاَّ بِمَا شَاء وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ وَلاَ يَؤُودُهُ حِفْظُهُمَا وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ ﴿٢٥٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
allâhu | Allah |
lâ ilâhe | ilâh yoktur |
illâ | ancak, sadece, den başka |
huve | o |
el hayyu | hayy olan, diri olan, canlı olan |
el kayyûmu | kayyum olan, zatı ile daimî, bâki olan, herşeyi (kâinatı) idare eden |
lâ te'huzu-hu | onu almaz (ona olmaz) |
sinetun | uyuklama hali |
ve lâ nevmun | ve uyku yoktur, olmaz |
lehu | onun |
mâ fî es semâvâti | göklerde olan şeyler |
ve mâ fi el ardı | ve yeryüzünde olan şeyler |
men zâ | kim sahiptir (yetkiye sahiptir) |
ellezî | o kimse ki, o ki |
yeşfeu | şefaat eder |
inde-hu | onun katında, yanında |
illâ | ancak, sadece, den başka |
bi izni-hi | onun izni ile |
ya'lemu | bilir |
mâ beyne eydî-him | onların elleri arasında olan şeyler, onların önlerindeki |
ve mâ halfe-hum | ve onların arkalarında olan şeyler |
ve lâ yuhîtûne | ve ihata edemez, kavrayamaz, |
bi şey | bir şey |
min ilmi-hi | onun ilminden |
illâ | ancak, hariç, den başka |
bi mâ şâe | dilediği şey, dilediği |
vesia | (geniştir) kapladı, kuşattı, kapsadı |
kursiyyu-hu | onun kürsüsü |
es semâvâti | semalar, gökler |
ve el arda | ve arz, yeryüzü |
ve lâ yeûdu-hu | ve ona ağır, zor gelmez |
hıfzu-humâ | onları (o ikisini) koruma, muhafaza etme |
ve huve | ve o |
el aliyyu | âlâ, çok ulu, çok yüce |
el azîmu | azîm, büyük |
Allah ki, O’ndan başka ilâh yoktur (Sadece O vardır). Hayy’dır Kayyum’dur. O’nu ne bir uyuklama ve ne de bir uyku hali tutmaz. Göklerde ve yerde olan herşey O’nundur. O'nun izni olmadan, O’nun katında kim şefaat etme yetkisine sahiptir? Onların önlerinde ve arkalarında olanları (geçmiş ve geleceklerini) bilir. Ve O’nun lminden, O’nun dilediğinden başka bir şey ihata edemezler (kavrayamazlar). O’nun kürsüsü gökleri ve yeri kaplamıştır. Ve o ikisini muhafaza etmek (yerlerin ve göklerin dengesini korumak, gözetmek), Kendisine zor gelmez ve O Alâ’dır (çok yücedir), Azîm’dir (çok büyüktür).
BAKARA SURESİ 255. Ayeti Hasan Basri Çantay Meali
Allah (o Allahdır ki) kendinden başka hiç bir Tanrı yokdur. (O, zatî, ezelî ve ebedî hayaat ile) diridir (baakıydir). Zâtiyle ve kemâliyle kaaimdir. (Yaratdıklarının heran tedbîr-ü hıfzında yegâne haakimdir, her şey onunla kaaimdir). Onu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi onun. Onun izni olmadıkça nezdinde şefaat edecek kim miş. O (yaratdıklarının) önlerindekini, arkalarındakini, (yapdıklarını, yapacaklarını, bildiklerini, bilmediklerini, açıkladıklarını, gizlediklerini, dünyalarını, âhiretlerini, hülâsa her şey'ini, her şey'ini) bilir. (Mahlûkatı) onun ilminden yalnız kendisinin dilediğinden başka hiç bir şey'i (kaabil değil) kavrayamazlar. Onun kürsüsü gökleri ve yeri (kucaklamışdır, o kadar) vâsi'dir. Bunların nigehbanlığı Ona ağır da gelmez. O, çok yüce, çok büyükdür.
Hasan Basri Çantay