Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


لَّيْسَ عَلَيْكَ هُدَاهُمْ وَلَكِنَّ اللّهَ يَهْدِي مَن يَشَاء وَمَا تُنفِقُواْ مِنْ خَيْرٍ فَلأنفُسِكُمْ وَمَا تُنفِقُونَ إِلاَّ ابْتِغَاء وَجْهِ اللّهِ وَمَا تُنفِقُواْ مِنْ خَيْرٍ يُوَفَّ إِلَيْكُمْ وَأَنتُمْ لاَ تُظْلَمُونَ ﴿٢٧٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

leyse aleyke hudâ-hum ve lâkinne allâhe yehdî men yeşâu ve mâ tunfikû min hayrin fe li enfusi-kum ve mâ tunfikû illebtigâe (illâ ibtigâe) vechi allâhi ve mâ tunfikû min hayrin yuveffe ileykum ve entum lâ tuzlemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
leyse değil
aleyke senin üzerine
hudâ-hum onların hidayete ermesi
ve lâkinne ve lâkin, fakat
allâhe Allah
yehdî hidayete erdirir
men kimse
yeşâu diledi
ve mâ tunfikû ve infâk ettiğiniz şey, ne infâk
min hayrin hayırdan
fe o zaman, işte o
li enfusi-kum kendi nefsiniz, kendiniz için
ve mâ tunfikû ve infâk ettiğiniz şey, ne infâk
illebtigâe (illâ ibtigâe) sadece istedi, diledi
vechi allâhi Allah'ın
ve mâ tunfikû ve infâk ettiğiniz şey, ne infâk
min hayrin hayırdan
yuveffe vefa edilir, ödenir, karşılığı tam verilir
ileykum size
ve entum ve siz
lâ tuzlemûne zulmedilmezsiniz, size haksızlık yapılmaz

Onların hidayete ermesi senin üzerine (vazife) değildir. Fakat Allah, dilediği kimseyi hidayete erdirir. Ve hayır olarak ne infâk ederseniz, işte o sizin kendi nefsiniz içindir. Siz (ey mü’minler), sadece Allah’ın vechini (Zat’ını, Allah’ın Zat’ına ulaşmayı) dileyerek infâk edersiniz (verirsiniz). Ve hayır olarak ne infâk ederseniz, (o) size tamamen ödenir ve siz zulmedilmezsiniz (size haksızlık yapılmaz).

BAKARA SURESİ 272. Ayeti Şaban Piriş Meali

(Ey Muhammed) Onları hidayete erdirmek senin üzerine borç değildir. Fakat Allah, dilediği kimseyi hidayete erdirir. İyilik olarak her ne verirseniz, o kendiniz içindir. Zaten siz, yalnız Allah’ın rızasını kazanmak için verirsiniz. İyilik olarak ne verirseniz haksızlığa uğratılmaksızın (bunun karşılığı) size eksiksizce ödenecektir.

Şaban Piriş