Medine döneminde inmiştir. Kur’an-ı Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Adını, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sığır)” kelimesinden alır.


قَالُواْ سُبْحَانَكَ لاَ عِلْمَ لَنَا إِلاَّ مَا عَلَّمْتَنَا إِنَّكَ أَنتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ ﴿٣٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâlû subhâne-ke ilme lenâ illâ allemte-nâ inne-ke ente el alîmu el hakîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâlû dediler
subhâne-ke sen sübhansın, seni tenzih ederiz
yoktur, değil, olmaz
ilme ilim, bilgi
lenâ bizim
illâ den başka, sadece
şey
allemte-nâ sen bize öğrettin
inne-ke muhakkak ki sen
ente sen
el alîmu en iyi bilen
el hakîmu hüküm ve hikmet sahibi

(Melekler): “Seni tenzih ederiz.” dediler. “Senin bize öğrettiğinden başka (hiç) bir ilmimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, Alîm’sin (en iyi bilensin), Hakîm’sin (hikmet sahibisin).”

BAKARA SURESİ 32. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Melekler de: “Sen her yönden kusursuz ve eksiksizsin. Senin bize bildirdiğin dışında bir bilgimiz yoktur. Doğrusu, yalnız sensin herşeyi bilen ve herşeyi uygun biçimde yapan” diye cevap verdiler.

Abdullah Parlıyan