Mekke döneminde inmiştir. 59 âyettir. Sûre, adını onuncu âyette geçen “duhân” kelimesinden almıştır. Duhan, duman demektir.


مَا خَلَقْنَاهُمَا إِلَّا بِالْحَقِّ وَلَكِنَّ أَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ ﴿٣٩﴾


DUHÂN SURESİ 39. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

mâ halaknâ-humâ illâ bi el hakkı ve lâkinne eksera-hum lâ ya'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
mâ halaknâ-humâ biz o ikisini yaratmadık
illâ ancak, sadece, ...'den başka
bi el hakkı hak ile
ve lâkinne ve lâkin, fakat
eksera-hum onların çoğu
lâ ya'lemûne bilmezler

İkisini de haktan başka bir şey ile yaratmadık (ikisini de hak ile yarattık). Ve lâkin onların çoğu bilmezler.

DUHÂN SURESİ 39. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Biz onları ancak hak ve hikmete uygun olarak yarattık. Ama onların çoğu bilmiyorlar.

Diyanet İşleri

Biz onları, ancak gerçek olarak yarattık ve fakat çoğu bilmez.

Abdulbaki Gölpınarlı

Onları sadece gerçek bir sebeple yarattık. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.

Adem Uğur

Biz onları yalnızca Hak (Esmâ özelliklerimizin açığa çıkışı) olarak yarattık! Ne var ki onların çoğunluğu (bu hakikati) bilmezler.

Ahmed Hulusi

Onları, ancak haklı bir gerekçe ile hikmete dayalı olarak hesaplı bir düzen içinde yarattık. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.

Ahmet Tekin

Biz onları ancak hak üzere yarattık. Ama onların çoğu bilmezler.

Ahmet Varol

Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.

Ali Bulaç

Ancak bunları (iman ve itaatı gerektiren) hak için yarattık; fakat onların, (Mekke kâfirlerinin) çoğu bilmezler.

Ali Fikri Yavuz

Biz onlari, ancak ve ancak gerektigi gibi yarattik, ama insanlarin cogu bilmezler.

Bekir Sadak

Biz, ikisini de ancak hakk ile yarattık, ne var ki onların çoğu bilmezler.

Celal Yıldırım

Biz onları, ancak ve ancak gerektiği gibi yarattık, ama insanların çoğu bilmezler.

Diyanet İşleri (eski)

Onları sadece gerçek bir sebeple yarattık. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.

Diyanet Vakfi

Biz onları ancak belli bir amaca göre yarattık. Ne var ki onların çoğu bilmezler.

Edip Yüksel

İkisini de ancak hak sebebiyle yarattık ve lâkin pek çokları bilmezler

Elmalılı Hamdi Yazır

ikisini de ancak hak ve hikmetle yarattık. Fakat pek çokları bilmezler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Biz onları hak ve hikmetle yarattık. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Onları sadece hak ilkesine dayalı olarak yarattık. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.

Seyyid Kutub

Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.

Gültekin Onan

Biz bunları hakkın ikaamesine sebeb olmakdan başka (bir hikmetle) yaratmadık. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.

Hasan Basri Çantay

Onları ancak hak ile yarattık; fakat onların çoğu bilmiyorlar.

Hayrat Neşriyat

Biz; onları, ancak hak ile yarattık. Ne var ki onların çoğu, bilmezler.

İbni Kesir

Bunların hiç birini (deruni bir) hakikatten yoksun yaratmış değiliz ama çoğu bunu anlamaz.

Muhammed Esed

İkisini de yaratmadık, ancak Hakk'a mukarin olarak yarattık, fakat onların birçokları bilmezler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Biz onları ancak hak olmak üzere yarattık. Fakat onların çoğu bilmezler.

Ömer Öngüt

Onları ancak hak ile yarattık. Fakat, onların çoğu bilmez.

Şaban Piriş

Evet, onları hak ve hikmetle, ciddî maksat ve gayelerle yarattık, ama onların çoğu bunu anlamazlar.

Suat Yıldırım

Onları sadece gerçek bir sebeple, (hikmetli bir gâye ile) yarattık. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.

Süleyman Ateş

Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.

Tefhim-ul Kuran

Biz onları ancak hak ve hikmetle yarattık; lâkin çokları bunu bilmiyor.

Ümit Şimşek

İkisini de, sadece gerçeği göstermek üzere yarattık. Ama onların çokları bilmiyorlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Biz onları ancak değişmez bir gerçek ve şaşmaz bir düzen içinde yarattık, fakat çoğu bu gerçeği bilmezler.

Abdullah Parlıyan

Biz onları, gerçek bir amaç için yarattık. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.

Bayraktar Bayraklı

Biz onları ancak hak ve hikmete uygun olarak yarattık. Ama onların çoğu (bunun böyle olduğunu) bilme(k istemez)ler.

Cemal Külünkoğlu

Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.

Kadri Çelik

Onları ancak hak bir gaye için, yerli yerince ve gerçeğe dayalı sabit bir sistem üzerinde yarattık; ama o (inanmayanların, Allah’a şirk koşanların) çoğu bunu bilmezler.

Ali Ünal

Biz onları yalnızca hak ile yarattık. Ancak onların çoğu bilmezler.

Harun Yıldırım

lakin bunları, bir başka değil sadece gerçek bir amaç uğruna yarattık; ne var ki onların çoğu bunu kavramıyor.

Mustafa İslamoğlu

Biz ikisini de gerektiği gibi/hak üzere yarattık. Fakat onların birçoğu bilmiyor!

Sadık Türkmen

Her ikisini de yalnızca gerçek, doğru bir amaç için yaratmışızdır. Fakat onların pek çoğu bunları bilmiyorlar.

İlyas Yorulmaz

İkisini de haktan başka bir şey ile yaratmadık (ikisini de hak ile yarattık). Ve lâkin onların çoğu bilmezler.

İmam İskender Ali Mihr