EN'ÂM SURESİ 103. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. Kuvvetli görüşe göre, 91, 92, 93, 151, 152 ve 153. âyetler Medine’de inmiştir. 165 âyettir. Adını, 136, 138 ve 139. âyetlerde yer alan “el-En’âm” kelimesinden almıştır. En’âm, koyun, keçi, deve ve sığır cinsi ehli hayvanları ifade eden bir kelimedir.
لاَّ تُدْرِكُهُ الأَبْصَارُ وَهُوَ يُدْرِكُ الأَبْصَارَ وَهُوَ اللَّطِيفُ الْخَبِيرُ ﴿١٠٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
lâ tudriku-hu
el ebsâru
ve huve
yudriku
el ebsâra
ve huve
el lâtîfu
el habîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
lâ tudriku-hu | onu idrak edemez |
el ebsâru | görme hassaları (gözler) |
ve huve | ve O |
yudriku | idrak eder |
el ebsâra | görme hassaları (gözler) |
ve huve | ve O |
el lâtîfu | lâtif, güzel, hoş, lütfeden |
el habîru | haberdar olan |
Görme hassaları onu idrak edemez. Ve O, görme hassalarını idrak eder. Ve O, lâtiftir, herşeyden haberdardır.
EN'ÂM SURESİ 103. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Gözler O'nu kuşatıp göremez ; O, gözleri görüp kuşatır. O, lütuf sahibidir ve her şeyden haberlidir.
Celal Yıldırım