ENBİYÂ SURESİ 99. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 112 âyettir. “Enbiyâ”, peygamberler demektir.
لَوْ كَانَ هَؤُلَاء آلِهَةً مَّا وَرَدُوهَا وَكُلٌّ فِيهَا خَالِدُونَ ﴿٩٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
lev
kâne
hâulâi
âliheten
mâ veradû-hâ
ve kullun
fî-hâ
hâlidûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
lev | eğer, şâyet, ... olsa |
kâne | oldu |
hâulâi | bunlar (onlar) |
âliheten | ilâhlar |
mâ veradû-hâ | ona, oraya girmediler |
ve kullun | ve tümü, hepsi |
fî-hâ | onun içinde, orada |
hâlidûne | ebediyyen kalacak olanlardır |
Eğer onlar gerçekten ilâhlar olsaydılar, oraya (cehenneme) girmeyeceklerdi. Ve hepsi orada ebediyyen kalacak olanlardır.
ENBİYÂ SURESİ 99. Ayeti Muhammed Esed Meali
Eğer (o tapınıp durduğunuz düzmece nesneler) gerçekten tanrı olsalardı, kuşkusuz, oraya girmezlerdi; ama (işte gördüğünüz gibi,) hepiniz orada yerleşip temelli kalacaksınız!"
Muhammed Esed