Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.


وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا نُوحًا إِلَى قَوْمِهِ إِنِّي لَكُمْ نَذِيرٌ مُّبِينٌ ﴿٢٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lekad erselnâ nûhan ilâ kavmi-hi in-nî lekum nezîrun mubînun
(ebâne)

söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lekad ve andolsun ki
erselnâ biz gönderdik
nûhan Nuh'u
ilâ kavmi-hi kendi (onun) kavmine
in-nî muhakkak ben
lekum sizin için, size
nezîrun bir uyarıcıyım
mubînun
(ebâne)
ifadesi açık ve kesin olan, fasih konuşan, açıklayan, açıkça ifade eden kişi
: (açık konuştu, kesin ifade etti)

Ve andolsun ki; Nuh’u kendi kavmine gönderdik. Muhakkak ki ben, sizin için ifadesi açık ve kesin bir uyarıcıyım.

HÛD SURESİ 25. Ayeti Suat Yıldırım Meali

(25-26) Gerçekten Biz vaktiyle, Nuh’u kendi halkına gönderdik, şunu ilan etsin diye: "Bilesiniz ki ben sizi açıkça uyarmaya geldim. Sakın Allah’tan başkasına ibadet etmeyin. Doğrusu, bu gidişle, ben sizin canınızı yakacak, gayet acı bir günün azabına uğramanızdan endişe ederim."

Suat Yıldırım