MUCÂDELE SURESİ 11. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Medine döneminde inmiştir. 22 âyettir. Sûre, adını ilk âyette sözü edilen olaydan almıştır. “Mücâdele”, münakaşa etmek, tartışmak demektir.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا قِيلَ لَكُمْ تَفَسَّحُوا فِي الْمَجَالِسِ فَافْسَحُوا يَفْسَحِ اللَّهُ لَكُمْ وَإِذَا قِيلَ انشُزُوا فَانشُزُوا يَرْفَعِ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَالَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ دَرَجَاتٍ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرٌ ﴿١١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yâ eyyuhâ | ey! |
ellezîne âmenû | âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler |
izâ kîle | denildiği zaman |
lekum | size |
tefessehû | yer açın |
fî el mecâlisi | meclislerde |
fe ifsehû | o taktirde yer açın |
yefsehi | yer açar, genişlik verir |
allâhu | Allah |
lekum | size, sizin için |
ve izâ kîle | ve denildiği zaman |
ensuzû | kalkıp kenara çekilin, kalkın |
fe | o zaman, artık, böylece |
ensuzû | kalkıp kenara çekilin, kalkın |
yerfei | yükseltir |
allahu | Allah |
ellezîne âmenû | âmenû olanlar |
min-kum | sizden |
ve ellezîne ûtû | ve verilenler |
el ilme | ilim |
deracâtin | dereceler |
ve allâhu | ve Allah |
bimâ | şeyi |
ta'melûne | yapıyorsunuz |
habîrun | haberdar olandır |
Ey âmenû olanlar! Meclislerde size: “(Oturmak için) yer açın!” denildiği zaman, o taktirde yer açın. Allah da size yer açar (genişlik verir). Ve: “Kalkın!” denildiği zaman hemen kalkın! Allah, sizden âmenû olanların ve ilim verilmiş olanların derecelerini yükseltir. Ve Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
MUCÂDELE SURESİ 11. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Ey inananlar, meclislerde, size yer açın denince, yer açın artık, genişletin meclisi de Allah da size genişlik versin ve kalkın, şuraya geçin dendiği zaman kalkın, geçin; Allah da, içinizden, gerçekten îmân edenleri de yükseltsin, kendilerine bilgi verilenleri de derece derece yüceltsin ve Allah, ne yapıyorsanız hepsinden de haberdardır.
Abdulbaki Gölpınarlı