56 ve 57. âyetler hariç Mekke döneminde inmiştir. 85 âyettir. Sûre, adını 28. âyette geçen “mü’min” kelimesinden almıştır.. Ayrıca sûre, Allah’ın sıfatlarından biri olan ve 3. âyette geçen “ğâfir” kelimesinden dolayı “Ğâfîr sûresi” diye de anılmaktadır. “Ğâfir”, bağışlayan demektir.


ذَلِكَ بِأَنَّهُمْ كَانَت تَّأْتِيهِمْ رُسُلُهُم بِالْبَيِّنَاتِ فَكَفَرُوا فَأَخَذَهُمُ اللَّهُ إِنَّهُ قَوِيٌّ شَدِيدُ الْعِقَابِ ﴿٢٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

zâlike bi enne-hum kânet te'tî-him rusulu-hum bi el beyyinâti fe keferû fe ehaze-hum allâhu inne-hu kaviyyun şedîdu el ikâbi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
zâlike işte bu
bi enne-hum onların ... olması sebebiyle
kânet oldu
te'tî-him onlara geldi
rusulu-hum onların resûlleri
bi el beyyinâti beyyineler ile, apaçık belgeler ile, delillerle
fe böylece, artık, ... olduğu halde
keferû inkâr ettiler, küfrettiler
fe böylece, bu sebeple
ehaze-hum allâhu Allah onları aldı, yakaladı
inne-hu muhakkak ki o
kaviyyun kuvvetli, güçlü
şedîdu şiddetli
el ikâbi ikab, ceza

İşte bu, onlara resûller beyyinelerle gelmiş olduğu halde, inkâr etmeleri sebebiyledir. Böylece Allah onları yakaladı. Muhakkak ki O, kuvvetlidir ve ikabı (cezası) şiddetlidir.

MU'MİN SURESİ 22. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali

Böyle oldu, çünkü elçileri kendilerine hakikatin apaçık belgeleriyle geldiği halde, onlar inkarda direndiler; bunun üzerine Allah da onları cezalandırdı: Zira O güçlüdür, cezası pek çetindir.

Mustafa İslamoğlu