NAHL SURESİ 108. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.
أُولَئِكَ الَّذِينَ طَبَعَ اللّهُ عَلَى قُلُوبِهِمْ وَسَمْعِهِمْ وَأَبْصَارِهِمْ وَأُولَئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ ﴿١٠٨﴾
NAHL SURESİ 108. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ulâike | işte onlar |
ellezîne | onlar, o kimseler ki |
tabe allâhu | Allah mühürledi, tabetti |
alâ kulûbi-him | onların kalplerinin üzerini, kalplerini |
ve sem'ı-him | ve onların işitme hassaları |
ve ebsâri-him | ve onların görme hassaları |
ve ulâike | ve işte onlar |
hum el gâfilûne | onlar gâfil olanlardır, gâfillerdir |
İşte onlar, Allah’ın kalplerini, işitme hassalarını ve görme hassalarını tabettiği (mühürlediği) kimselerdir. Ve işte onlar; onlar, gâfillerdir.
NAHL SURESİ 108. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
İşte onlar, Allah’ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte onlar gafillerin ta kendileridir.
Diyanet İşleri
Onlar, öyle kişilerdir ki Allah, onların kalplerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir ve onlardır gaflet edenlerin tâ kendileri.
Abdulbaki Gölpınarlı
İşte onlar Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve onlar gafillerin kendileridir.
Adem Uğur
İşte bunlar, Allâh'ın, kalplerini, işitme (algılama) kuvvelerini, basîretlerini (değerlendirme kuvvelerini) kilitlediği kimselerdir! Onlar kozalarında yaşayanların ta kendileridir!
Ahmed Hulusi
İşte onlar, Allah’ın kalplerini, kafalarını anlayışsız, kulaklarını duyarsız, gözlerini görmez hale getirdiği kimselerdir. Onlar, işte onlar, gaflet içinde olanlardır.
Ahmet Tekin
Onlar, Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafiller de işte onlardır.
Ahmet Varol
Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
Ali Bulaç
Bunlar, o kimselerdir ki, Allah, kalblerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir. İşte bunlar, gafil olanlardır.
Ali Fikri Yavuz
Iste Allah'in kalblerini, kulaklarini ve gozlerini muhurledigi kimseler bunlardir. Gafiller de iste bunlardir.
Bekir Sadak
İşte bunlar, Allah'ın, kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir; gafil olanlar da bunlardır.
Celal Yıldırım
İşte Allah'ın kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler bunlardır. Gafiller de işte bunlardır.
Diyanet İşleri (eski)
İşte onlar Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve onlar gafillerin kendileridir.
Diyanet Vakfi
İşte onlar, ALLAH'ın kalplerini, işitme ve görüşlerini mühürlediği kişilerdir. Onlar gafillerdir.
Edip Yüksel
Onlar öyle kimselerdirler ki Allah kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemişdir ve işte onlardır ki hep gafillerdir
Elmalılı Hamdi Yazır
Onlar öyle kimselerdir ki, Allah kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir ve işte onlar, gafillerin ta kendileridir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Bunlar, o kimselerdir ki; Allah kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir. Ve onlar, gafillerin ta kendileridir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Bunlar var ya; Allah onların kalplerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir; onlar gafillerin, (aymazların) ta kendileridirler.
Seyyid Kutub
Onlar, Tanrı'nın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
Gültekin Onan
Onlar öyle kimselerdir ki Allah, kalblerinin, kulaklarının ve gözlerinin üstüne mühür basmışdır. İşte gaafil olanlar da onların ta kendileridir.
Hasan Basri Çantay
İşte onlar (küfürleri sebebiyle) Allah’ın, kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte onlar, gafillerin ta kendileridir!
Hayrat Neşriyat
Onlar; Allah'ın kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve gafiller de işte bunlardır.
İbni Kesir
İşte, Allah'ın kalplerini, işitme ve görme duyularını mühürlediği kimseler bunlardır; işte, umursamazlık içinde dalıp giden kimseler bunlardır!
Muhammed Esed
Onlar o kimselerdir ki, Allah onların kalpleri, kulakları ve gözleri üzerine mühür basmıştır ve gâfiller olanlar da işte onlardır.
Ömer Nasuhi Bilmen
İşte onlar Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir ve onlar gafillerin tâ kendileridir.
Ömer Öngüt
Onlar, Allah’ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Çünkü onlar gafil olanların ta kendileridir.
Şaban Piriş
Bunlar o kimselerdir ki Allah onların kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir. İşte hakkı göremeyen gafiller onlardır.
Suat Yıldırım
Onlar, Allâh'ın kalblerini kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte gâfiller onlardır.
Süleyman Ateş
Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar da onların ta kendileridir.
Tefhim-ul Kuran
Onlar, kalplerini, kulak ve gözlerini Allah'ın mühürlediği kimselerdir. Onlar, gafillerin tâ kendileridir.
Ümit Şimşek
Bunlar, Allah'ın; kalpleri, kulakları ve gözleri üstüne mühür bastığı insanlardır. Gaflete saplananlar da bunların ta kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk
İşte Allah'ın, kalplerini işitme ve görme duyularını mühürlediği kimseler bunlardır. Hakka ve gerçeklere karşı umursamazlık içinde bulunanlar da, işte bunlardır.
Abdullah Parlıyan
İşte, Allah'ın, gönüllerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler bunlardır. Onlar gafillerin ta kendileridir.
Bayraktar Bayraklı
İşte onlar, Allah'ın (hakkı anlamak istemedikleri için) kalplerini, işitme ve görme duyularını mühürlediği kimselerdir. İşte, umursamazlık içinde hakkı göremeyen gafiller bunlardır.
Cemal Külünkoğlu
Onlar, Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar da onların ta kendileridir.
Kadri Çelik
Böyleleri, Allah’ın kalblerini, işitme duyusu ve gözlerini mühürleyip çalışmaz hale getirdiği kimselerdir. Ve böyleleri, (gerçeği görme, işitme ve anlamaktan mahrum) gafillerin ta kendileridir.
Ali Ünal
İşte onlar Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve onlar gafillerin kendileridir.
Harun Yıldırım
İşte onlar Allah'ın kalplerinin (akletme), işitme ve görme yetilerini mühürlediği kimselerdir. Artık onlar (bundan) dahi habersizdir.
Mustafa İslamoğlu
Işte bunlar; (hak ettikleri için) Allah’ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini değersiz saydığı kimselerdir. İşte gafiller onlardır.
Sadık Türkmen
Doğrulardan habersiz olduklarından dolayı, Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler de böyleleridir.
İlyas Yorulmaz
İşte onlar, Allah’ın kalplerini, işitme hassalarını ve görme hassalarını tabettiği (mühürlediği) kimselerdir. Ve işte onlar; onlar, gâfillerdir.
İmam İskender Ali Mihr