Mekke döneminde inmiştir. 62 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin başındaki “en-Necm” kelimesinden almıştır. Necm, yıldız demektir.


فَأَوْحَى إِلَى عَبْدِهِ مَا أَوْحَى ﴿١٠﴾


NECM SURESİ 10. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe evhâ ilâ abdi-hî evhâ
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe evhâ böylece vahyetti
ilâ abdi-hî onun kuluna
şey
evhâ vahyetti

Böylece O’nun kuluna vahyedeceği şeyi vahyetti.

NECM SURESİ 10. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Böylece Allah kuluna vahyedeceğini vahyetti.

Diyanet İşleri

Derken kuluna vahyetti, ne vahyettiyse.

Abdulbaki Gölpınarlı

Bunun üzerine Allah, kuluna vahyini bildirdi.

Adem Uğur

Böylece kuluna vahyettiğini vahyetti.

Ahmed Hulusi

Allahın kendisine tevdî ettiği vahiy emanetini, Allah’ı ilâh tanıyan, candan müslüman olarak Allah’a bağlanan, saygılı kulu Muhammed’e vahiy yoluyla iletti.

Ahmet Tekin

Derken (Allah'ın) kuluna vahyettiğini vahyetti.

Ahmet Varol

Böylece O'nun kuluna vahyettiğini vahyetti.

Ali Bulaç

(Cebrâil) vahy etti Allah’ın kuluna vahy ettiğini!...

Ali Fikri Yavuz

Allah o anda kuluna vahyedecegini etti.

Bekir Sadak

Kuluna vahyettiğini etti.

Celal Yıldırım

Allah o anda kuluna vahyedeceğini etti.

Diyanet İşleri (eski)

(10-11) Bunun üzerine Allah, kuluna vahyini bildirdi. (Gözleriyle) gördüğünü kalbi yalanlamadı.

Diyanet Vakfi

Ve sonra kuluna ne bildirilecekse onu vahyetti.

Edip Yüksel

Verdi kuluna verdiği vahyi

Elmalılı Hamdi Yazır

kuluna verdiği vahyi verdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

(Allah), kuluna verdiği vahyi verdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

O anda Allah dilediği mesajı Kul'una vahyetti.

Seyyid Kutub

Böylece O'nun kuluna vahyettiğini vahyetti.

Gültekin Onan

(Allahın) kuluna vahy etdiği neyse onu vahyetdi.

Hasan Basri Çantay

İşte (Allah) kuluna vahyettiğini, vahyetti.

Hayrat Neşriyat

O vakit kuluna vahyedeceğini etti.

İbni Kesir

Böylece (Allah), vahyedilmesini uygun gördüğü her şeyi kuluna vahyetmiş oldu.

Muhammed Esed

Hemen (Allah Teâlâ'nın) kuluna vahyettiğini vahyetti.

Ömer Nasuhi Bilmen

O anda kuluna vahyedeceğini vahyetti.

Ömer Öngüt

O anda (Allah’ın) kuluna vahyettiğini iletti.

Şaban Piriş

O da kuluna vahyetmek istediği her şeyi vahyetti.

Suat Yıldırım

Kuluna, vahyettiğini vahyetti.

Süleyman Ateş

Böylece O'nun kuluna vahyettiğini vahyetti.

Tefhim-ul Kuran

Vahyedilecek şeyi Allah'ın kuluna vahyetti.

Ümit Şimşek

Böylece vahyetti kuluna vahyettiğini.

Yaşar Nuri Öztürk

Böylece Allah, kuluna vahyedilmesini uygun gördüğü şeyleri vahyetmiş oldu.

Abdullah Parlıyan

(5-10) Ona, bunu çok güçlü akıl sahibi olan Cebrail öğretmiştir. Doğrulup dikildi. O, en yüksek ufuktaydı. Sonra iyice yaklaştı ve sarktı. İki yayın arası kadar, hatta daha da yakın. Böylece kuluna vahyedeceğini vahyetti.[590]

Bayraktar Bayraklı

(8-10) Sonra (Cebrail, Hz. Peygambere) yaklaştı ve sarktı. Nitekim (ikisi arasındaki uzaklık) iki yay kadar (oldu) veya daha da yakınlaştı. Böylece (Allah'ın) vahyettiği şeyi kuluna vahyetti.

Cemal Külünkoğlu

Böylece kuluna vahyedeceğini vahyetti.

Kadri Çelik

Ve böylece kuluna vahyetmek dilediği her şeyi vahyetti.

Ali Ünal

Böylece O’nun kuluna vahyettiğini vahyetti.

Harun Yıldırım

İşte (Allah)'ın kuluna vahyettiğini böylece iletmiş oldu.

Mustafa İslamoğlu

Böylece (Allah), kuluna (Kur’an’dan) vahyettiğini (Cebrail ile) vahyetti.

Sadık Türkmen

Sonra Allah'ın kulu (Muhammed'e) vahy edilmesi gerekeni (Allah'ın mesajlarını) vahy etti.

İlyas Yorulmaz

Böylece O’nun kuluna vahyedeceği şeyi vahyetti.

İmam İskender Ali Mihr