Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


لاَّ خَيْرَ فِي كَثِيرٍ مِّن نَّجْوَاهُمْ إِلاَّ مَنْ أَمَرَ بِصَدَقَةٍ أَوْ مَعْرُوفٍ أَوْ إِصْلاَحٍ بَيْنَ النَّاسِ وَمَن يَفْعَلْ ذَلِكَ ابْتَغَاء مَرْضَاتِ اللّهِ فَسَوْفَ نُؤْتِيهِ أَجْرًا عَظِيمًا ﴿١١٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

lâ hayra fî kesîrin min necvâ-hum illâ men emera bi sadakatin ev ma'rûfin ev ıslâhın beyne en nâsi ve men yef'al zâlike ibtigâe mardâti allâhi fe sevfe nu'tî-hi ecran azîmen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
lâ hayra hayır yoktur
fî kesîrin çoğunda
min necvâ-hum onların gizli konuşmalarından
illâ ...'den başka, hariç
men kim, kimse
emera emretti
bi sadakatin sadakayı
ev veya
ma'rûfin irfan, iyilik
ev veya
ıslâhın ıslah etme, düzeltme
beyne arası
en nâsi insanlar
ve men ve kim
yef'al yapar
zâlike işte bu, bu, bunlar
ibtigâe istedi
mardâti rıza
allâhi Allah
fe o taktirde
sevfe olacak
nu'tî-hi ona veririz, vereceğiz
ecran ecir, karşılık, mükâfat
azîmen büyük

Onların gizli konuşmalarının çoğunda hayır yoktur. Ancak “sadaka vermeyi veya iyilik yapmayı veya insanların arasını düzeltmeyi” emreden kimsenin konuşması hariç. Ve kim Allah rızasını istemek için bunları yaparsa, o taktirde ona “büyük mükâfat” vereceğiz.

NİSÂ SURESİ 114. Ayeti Ali Ünal Meali

Onların fısıldaşmalarının, bir araya gelip de kendi aralarında yaptıkları gizli toplantı ve görüşmelerin çoğunda hayır yoktur; ancak muhtaçlara yardımı veya iyilik, güzellik ve doğruluğu ya da insanların arasını ıslah etmeyi emir ve tavsiye edenlerin yaptıkları gizli görüşme ve fısıldaşmalar bundan müstesnadır. Kim içten bir taleple Allah’ın rızası peşinde olur ve O’nun rızasının nerede yattığını araştırarak hayırlı toplantı ve görüşmelerde bulunursa, bir gün gelir, Biz ona (hiç ümit etmediği) çok büyük bir mükâfat veririz.

Ali Ünal