Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


وَابْتَلُواْ الْيَتَامَى حَتَّىَ إِذَا بَلَغُواْ النِّكَاحَ فَإِنْ آنَسْتُم مِّنْهُمْ رُشْدًا فَادْفَعُواْ إِلَيْهِمْ أَمْوَالَهُمْ وَلاَ تَأْكُلُوهَا إِسْرَافًا وَبِدَارًا أَن يَكْبَرُواْ وَمَن كَانَ غَنِيًّا فَلْيَسْتَعْفِفْ وَمَن كَانَ فَقِيرًا فَلْيَأْكُلْ بِالْمَعْرُوفِ فَإِذَا دَفَعْتُمْ إِلَيْهِمْ أَمْوَالَهُمْ فَأَشْهِدُواْ عَلَيْهِمْ وَكَفَى بِاللّهِ حَسِيبًا ﴿٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ibtelû el yetâmâ hattâ izâ belagû en nikâha fe in ânestum min-hum ruşden fe idfeû emvâle-hum ve lâ te'kulû-hâ isrâfen ve bidâren en yekberû ve men kâne ganiyyen felyesta'fif (fe li yesta'fif) ve men kâne fakîran felye'kul (fe li ye'kul) bi el ma'rûfi fe izâ defa'tum ileyhim emvâle-hum fe eşhidû aleyhim ve kefâ bi allâhi hasîben
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ibtelû ve deneyin, imtihan edin
el yetâmâ yetimleri
hattâ ... oluncaya kadar
izâ belagû erince, erişince
en nikâha nikâh
fe in ânestum bundan sonra eğer hissederseniz (anlarsanız)
min-hum onlardan, onlarda
ruşden rüşt, yeterlilik, olgunluk
fe idfeû o zaman, o taktirde verin
emvâle-hum onların mallarını
ve lâ te'kulû-hâ ve onu yemeyin
isrâfen israf ederek
ve bidâren acele ederek, acele davranarak, acele ile
en yekberû büyüyor olmaları, büyümeleri, büyürler diye
ve men kâne ve kim ... oldu, ...ise
ganiyyen zengin
felyesta'fif (fe li yesta'fif) o taktirde iffetli olsun, sakınsın, çekinsin
ve men kâne ve kim ... oldu, ...ise
fakîran fakir
felye'kul (fe li ye'kul) o taktirde yesin
bi el ma'rûfi iyilikle, örfe uygun olarak
fe izâ defa'tum sonra, nihayet geri verdiğiniz (vereceğiniz) zaman
ileyhim emvâle-hum onlara mallarını
fe eşhidû o zaman şahit tutun
aleyhim onlar
ve kefâ bi ve kâfidir
allâhi Allah
hasîben hesap görücü, hesap gören olarak

Ve yetimleri nikâh çağına gelinceye kadar deneyin. Bundan sonra eğer kendilerinde bir rüşd (yeterlilik) hissederseniz, o taktirde mallarını onlara teslim edin. Ve büyürler (geri alırlar) diye, onları (malları) israf etmeyin ve acele ile yemeyin. Ve (vâsi) zengin bir kimse ise, o taktirde iffetli olsun (yetimlerin mallarını yemekten kaçınsın). Ve (vâsi) fakir bir kimse ise, o taktirde örfe uygun olarak yesin. Nihayet onlara mallarını geri vereceğiniz zaman, onlara karşı şahit tutun. Hesap görücü olarak Allah yeter.

NİSÂ SURESİ 6. Ayeti Diyanet İşleri Meali

Yetimleri deneyin. Evlenme çağına (buluğa) erdiklerinde, eğer reşid olduklarını görürseniz, mallarını kendilerine verin. Büyüyecekler (ve mallarını geri alacaklar) diye israf ederek ve aceleye getirerek mallarını yemeyin. (Velilerden) kim zengin ise (yetim malından yemeğe) tenezzül etmesin. Kim de fakir ise, aklın ve dinin gereklerine uygun bir biçimde (hizmetinin karşılığı kadar) yesin. Mallarını kendilerine geri verdiğiniz zaman da yanlarında şahit bulundurun. Hesap görücü olarak Allah yeter.

Diyanet İşleri