Mekke döneminde inmiştir. 78 âyettir. Sûre, adını ilk âyeti oluşturan ve Allah’ın sıfatlarından biri olan “er-Rahmân” kelimesinden almıştır.

الرَّحْمَنُ ﴿١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-1. AYET (Meâlleri Kıyasla): Er rahmân(rahmânu).

Çok merhametli (Allâh),

عَلَّمَ الْقُرْآنَ ﴿٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-2. AYET (Meâlleri Kıyasla): Allemel kur’ân(kur’âne).

Kur'ân'ı öğretti.

خَلَقَ الْإِنسَانَ ﴿٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-3. AYET (Meâlleri Kıyasla): Halakal insân(insâne).

İnsanı yarattı.

عَلَّمَهُ الْبَيَانَ ﴿٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-4. AYET (Meâlleri Kıyasla): Allemehul beyân(beyâne).

Ona beyânı (konuşup, düşüncelerini açıklamayı) öğretti.

الشَّمْسُ وَالْقَمَرُ بِحُسْبَانٍ ﴿٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-5. AYET (Meâlleri Kıyasla): Eş şemsu vel kameru bi husbân(husbânin).

Güneş de, Ay da bir hesap ile (cereyan etmekte)dir.

وَالنَّجْمُ وَالشَّجَرُ يَسْجُدَانِ ﴿٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-6. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ven necmu veş şeceru yescudân(yescudâni).

Necm (bitkiler, yıldızlar) ve ağaçlar (Allah'a) secde etmektedirler.

وَالسَّمَاء رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمِيزَانَ ﴿٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-7. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ves semâe rafeahâ ve vadaal mîzân(mîzâne).

Göğü yükseltti ve mizânı koydu.

أَلَّا تَطْغَوْا فِي الْمِيزَانِ ﴿٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-8. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ellâ tatgav fîl mîzân(mîzâni).

Tartıda taşkınlık edip dengeyi bozmayın.

وَأَقِيمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْمِيزَانَ ﴿٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-9. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ekîmul vezne bil kıstı ve lâ tuhsırûl mîzân(mîzâne).

Tartıyı adâletle yapın, terazide eksiklik yapmayın.

وَالْأَرْضَ وَضَعَهَا لِلْأَنَامِ ﴿١٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-10. AYET (Meâlleri Kıyasla): Vel arda vadaahâ lil enâm(enâmi).

(Allâh) Yeri halk için koydu.

فِيهَا فَاكِهَةٌ وَالنَّخْلُ ذَاتُ الْأَكْمَامِ ﴿١١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-11. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fîhâ fâkihetun ven nahlu zâtul ekmâm(ekmâmi).

Onda meyva(lar) ve salkımlı hurmalar var.

وَالْحَبُّ ذُو الْعَصْفِ وَالرَّيْحَانُ ﴿١٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-12. AYET (Meâlleri Kıyasla): Vel habbu zul asfi ver reyhân(reyhânu).

Saplı ve yapraklı dâne(ler) ve hoş kokulu bitkiler var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-13. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

(Ey cinler ve insanlar topluluğu) Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

خَلَقَ الْإِنسَانَ مِن صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِ ﴿١٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-14. AYET (Meâlleri Kıyasla): Halakal insâne min salsâlin kel fahhâr( fahhâri).

İnsanı kiremit gibi pişmiş çamurdan yarattı.

وَخَلَقَ الْجَانَّ مِن مَّارِجٍ مِّن نَّارٍ ﴿١٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-15. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve halakal cânne min mâricin min nâr(nârin).

Cin'i de hâlis ateşten yarattı.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-16. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

رَبُّ الْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ الْمَغْرِبَيْنِ ﴿١٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-17. AYET (Meâlleri Kıyasla): Rabbul meşrikayni ve rabbul magribeyn(magribeyni).

İki doğunun ve iki batının Rabbidir.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-18. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ ﴿١٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-19. AYET (Meâlleri Kıyasla): Merecel bahrayni yeltekıyân(yeltekıyâni).

İki denizi salıverdi, birbirine kavuşuyorlar,

بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌ لَّا يَبْغِيَانِ ﴿٢٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-20. AYET (Meâlleri Kıyasla): Beynehumâ berzehun lâ yebgıyân(yebgıyâni).

Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-21. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَخْرُجُ مِنْهُمَا اللُّؤْلُؤُ وَالْمَرْجَانُ ﴿٢٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-22. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yahrucu min humâl lu’luu vel mercân(mercânu).

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-23. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَلَهُ الْجَوَارِ الْمُنشَآتُ فِي الْبَحْرِ كَالْأَعْلَامِ ﴿٢٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-24. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve lehul cevâril munşeâtu fîl bahri kel a’lâm(a’lâmi).

Denizde koca dağlar gibi akıp giden kocaman gemiler de O'nundur.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-25. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ ﴿٢٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-26. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kullu men aleyhâ fân(fânin).

(Yer) Üzerinde bulunan her şey yok olacaktır.

وَيَبْقَى وَجْهُ رَبِّكَ ذُو الْجَلَالِ وَالْإِكْرَامِ ﴿٢٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-27. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve yebkâ vechu rabbike zûl celâli vel ikrâm(ikrâmi).

Yalnız Rabbinin celâl ve ikrâm sâhibi yüzü bâki kalacaktır.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-28. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَسْأَلُهُ مَن فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فِي شَأْنٍ ﴿٢٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-29. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yes’eluhu men fîs semâvâti vel ard(ardı), kulle yevmin huve fî şe’nin.

Göklerde ve yerde bulunanlar (her şeyi) O'ndan isterler. O, her gün (her ân) yeni bir iştedir.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-30. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

سَنَفْرُغُ لَكُمْ أَيُّهَا الثَّقَلَانِ ﴿٣١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-31. AYET (Meâlleri Kıyasla): Se nefrugu lekum eyyuhâs sekalâni.

Ey iki sekal, sizin için de boş vaktimiz olacak (sizin de hesabınızı göreceğiz).

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-32. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ وَالْإِنسِ إِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَن تَنفُذُوا مِنْ أَقْطَارِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ فَانفُذُوا لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلْطَانٍ ﴿٣٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-33. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yâ ma'şeral cinni vel insi inisteta'tum en tenfuzû min aktâris semâvâti vel ardı fenfuzû, lâ tenfuzûne illâ bi sultân(sultânin).

Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-34. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌ مِّن نَّارٍ وَنُحَاسٌ فَلَا تَنتَصِرَانِ ﴿٣٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-35. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yurselu aleykumâ şuvâzun min nârin ve nuhâsun fe lâ tentesırân(tentesırâni).

İkinizin de üzerine, ateşten yalın alev ve kıpkızıl bir duman (yahut erimiş bakır) gönderilir, başaramazsınız.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-36. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فَإِذَا انشَقَّتِ السَّمَاء فَكَانَتْ وَرْدَةً كَالدِّهَانِ ﴿٣٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-37. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe îzen şakkatis semâu fe kânet verdeten ked dihân(dihâni).

Gök yarılıp da erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül olduğu zaman...

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-38. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فَيَوْمَئِذٍ لَّا يُسْأَلُ عَن ذَنبِهِ إِنسٌ وَلَا جَانٌّ ﴿٣٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-39. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe yevme izin lâ yus’elu an zenbihî insun ve lâ cânn(cânnun).

O gün ne insana, ne de cin'e günâhından sorulur.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-40. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يُعْرَفُ الْمُجْرِمُونَ بِسِيمَاهُمْ فَيُؤْخَذُ بِالنَّوَاصِي وَالْأَقْدَامِ ﴿٤١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-41. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yu’raful mucrımûne bi sîmâhum fe yu’hazu bin nevâsî vel akdâm(akdâmi).

Suçlular, simâlarından tanınır, alınlar(ın)dan ve ayaklar(ın)dan tutulur.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-42. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

هَذِهِ جَهَنَّمُ الَّتِي يُكَذِّبُ بِهَا الْمُجْرِمُونَ ﴿٤٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-43. AYET (Meâlleri Kıyasla): Hâzihî cehennemulletî yukezzibu bihâl mucrimûn(mucrimûne).

"İşte bu, suçluların yalanladığı cehennemdir!"

يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَمِيمٍ آنٍ ﴿٤٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-44. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yetûfûne beynehâ ve beyne hamîmin ân(ânin).

Onunla kaynar su arasında dolaşırlar.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-45. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّهِ جَنَّتَانِ ﴿٤٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-46. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve li men hâfe makâme rabbihî cennetâni.

Rabbinin divânında dur(up hesap ver)mekten korkan kimseye iki cennet var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-47. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

ذَوَاتَا أَفْنَانٍ ﴿٤٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-48. AYET (Meâlleri Kıyasla): Zevâtâ efnân(efnânin).

İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-49. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِ ﴿٥٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-50. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fî himâ aynâni tecriyân(tecriyâni).

İkisinde de akıp giden iki kaynak var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-51. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا مِن كُلِّ فَاكِهَةٍ زَوْجَانِ ﴿٥٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-52. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fî himâ min kulli fâkihetin zevcân(zevcâni).

İkisinde de her meyvadan iki çift var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-53. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُتَّكِئِينَ عَلَى فُرُشٍ بَطَائِنُهَا مِنْ إِسْتَبْرَقٍ وَجَنَى الْجَنَّتَيْنِ دَانٍ ﴿٥٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-54. AYET (Meâlleri Kıyasla): Muttekiîne alâ furuşin batâinuhâ min istebrak(istebrakin), ve cenel cenneteyni dân(dânin).

(Orada) Astarları kalın atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-55. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ ﴿٥٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-56. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fîhinne kâsirâtut tarfi lem yatmishunne insun kablehum ve lâ cânn(cânnun).

Onlarda bakışları kısa (yalnız kocalarına bakan) öyle dilberler de var ki, bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-57. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

كَأَنَّهُنَّ الْيَاقُوتُ وَالْمَرْجَانُ ﴿٥٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-58. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ke enne hunnel yâkûtu vel mercân(mercânu).

Sanki onlar yâkut ve mercandırlar.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-59. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

هَلْ جَزَاء الْإِحْسَانِ إِلَّا الْإِحْسَانُ ﴿٦٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-60. AYET (Meâlleri Kıyasla): Hel cezâul ihsâni illâl ihsân(ihsânu).

İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-61. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَمِن دُونِهِمَا جَنَّتَانِ ﴿٦٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-62. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve min dûnihimâ cennetân(cennetâni).

Bu ikisinin ötesinde iki cennet daha var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-63. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُدْهَامَّتَانِ ﴿٦٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-64. AYET (Meâlleri Kıyasla): Mudhâmmetân (mudhâmmetâni).

Yemyeşildirler.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-65. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِ ﴿٦٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-66. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fîhi mâ aynâni neddâhatân(neddâhatâni).

İkisinde de fışkıran iki kaynak var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-67. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا فَاكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌ ﴿٦٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-68. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fîhi mâ fâkihetun ve nahlun ve rummân(rummânun).

İkisinde de meyva, hurma ve nar var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٩﴾

55/RAHMÂN SURESİ-69. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِنَّ خَيْرَاتٌ حِسَانٌ ﴿٧٠﴾

55/RAHMÂN SURESİ-70. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fîhinne hayrâtun hisân(hisânun).

Onlarda da iyi huylu, güzel kadınlar var.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧١﴾

55/RAHMÂN SURESİ-71. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

حُورٌ مَّقْصُورَاتٌ فِي الْخِيَامِ ﴿٧٢﴾

55/RAHMÂN SURESİ-72. AYET (Meâlleri Kıyasla): Hûrun maksûrâtun fîl hiyâm(hiyâmi).

Çadırlara kapanmış hûriler.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٣﴾

55/RAHMÂN SURESİ-73. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ ﴿٧٤﴾

55/RAHMÂN SURESİ-74. AYET (Meâlleri Kıyasla): Lem yatmishunne insun kablehum ve lâ cânn(cânnun).

Bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٥﴾

55/RAHMÂN SURESİ-75. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُتَّكِئِينَ عَلَى رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِيٍّ حِسَانٍ ﴿٧٦﴾

55/RAHMÂN SURESİ-76. AYET (Meâlleri Kıyasla): Muttekiîne alâ rafrafin hudrin ve abkariyyin hisân(hisânin).

(Cennettekiler) Yeşil yastıklara ve hârikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.

فَبِأَيِّ آلَاء رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٧﴾

55/RAHMÂN SURESİ-77. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe bi eyyi âlâi rabbikumâ tukezzibân(tukezzibâni).

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

تَبَارَكَ اسْمُ رَبِّكَ ذِي الْجَلَالِ وَالْإِكْرَامِ ﴿٧٨﴾

55/RAHMÂN SURESİ-78. AYET (Meâlleri Kıyasla): Tebârakesmu rabbike zîl celâli vel ikrâm(ikrâmi).

Büyüklük ve ikrâm sâhibi Rabbinin adı ne yücedir!