Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.


وَجَعَلُوا بَيْنَهُ وَبَيْنَ الْجِنَّةِ نَسَبًا وَلَقَدْ عَلِمَتِ الْجِنَّةُ إِنَّهُمْ لَمُحْضَرُونَ ﴿١٥٨﴾


SÂFFÂT SURESİ 158. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve cealû beyne-hu ve beyne el cinneti neseben ve lekad alimet el cinnetu inne-hum le muhdarûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve cealû ve kıldılar
beyne-hu onun arasında
ve beyne ve arasında
el cinneti cinler
neseben neseb, soybağı
ve lekad ve andolsun
alimet bildi
el cinnetu cinler
inne-hum muhakkak ki onlar
le elbette, mutlaka
muhdarûne hazır bulundurulacak olanlar

Ve Allah ile cinler arasında neseb (soybağı) kıldılar (uydurdular). Ve andolsun ki cinler, (cehennemde) mutlaka hazır bulundurulacaklarını biliyorlardı.

SÂFFÂT SURESİ 158. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Allah ile cinler arasında da nesep bağı kurdular. Oysa cinler de kendilerinin Allah’ın huzuruna getirileceklerini bilirler.

Diyanet İşleri

Ve onunla cinler arasında bir akrabalık uydurmadalar ve andolsun ki cinler de onun tapısına götürüleceklerini, orada hazır bulunacaklarını bilmişlerdir.

Abdulbaki Gölpınarlı

Allah ile cinler arasında da bir soy birliği uydurdular. Andolsun, cinler de kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler.

Adem Uğur

O'nunla (Allâh ile) cinler (normal insan duyularının algılayamadığı bilinçli varlıklar) arasında bir bağ oluşturdular! (Onlara Allâh dûnunda tanrısallık atfettiler). . . Andolsun cinler de bilir ki, muhakkak onlar muhdarîndir (zorunlu olarak huzurda hazır tutulacaklardır)!

Ahmed Hulusi

Allah ile görünmeyen varlıklar, melekler ve cinler arasında da bir hısımlık, bir akrabalık uydurdular. Andolsun melekler ile cinler de, onların hesap yerine ihzarlı getirileceklerini bilirler.

Ahmet Tekin

Onlar O'nunla cinler arasında bir soy bağı kurdular. Oysa andolsun ki, cinler de onların (azaba) getirileceklerini bilmişlerdir.

Ahmet Varol

Onlar, kendisiyle (Allah ile) cinler arasında bir soy bağı kurdular. Oysa andolsun, cinler de onların gerçekten (azab için getirilip) hazır bulundurulacaklarını bilmişlerdir.

Ali Bulaç

Bir de Mekke kâfirleri, Allah ile cinler (melekler) arasında tuttular bir hısımlık uydurdular. Gerçekten cinler bilirler ki, onlar yakalanıb cehenneme götürüleceklerdir.

Ali Fikri Yavuz

Allah'la cinler arasinda da bir soy bagi icadettiler. And olsun ki, cinler de, kendilerinin hesap yerine goturuleceklerini bilirler.

Bekir Sadak

Bunlar, Allah ile cinler arasında bir de hısımlık uydurdular. Halbuki cinler de onların mutlaka azaba hazır duruma getirileceklerini bilmektedirler.

Celal Yıldırım

Allah'la cinler (melekler) arasında da bir soy bağı icadettiler. And olsun ki, cinler de, kendilerinin (bunu söyleyenlerin) hesap yerine götürüleceklerini bilirler.

Diyanet İşleri (eski)

Allah ile cinler arasında da bir soy birliği uydurdular. Andolsun, cinler de kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler.

Diyanet Vakfi

Hatta O'nunla cinler arasında bir akrabalık uydurdular. Halbuki cinler sorguya çekileceklerini bilirler.

Edip Yüksel

Bir de onunla Cinler beyninde bir neseb uydururlar. Celâlim hakkı için Cinler bilirler ki onlar ihzar olunacaklardır

Elmalılı Hamdi Yazır

Bir de Allah ile cinler arasında bir soy bağı uydurdular. Andolsun cinler bilirler ki onlar huzura celbedileceklerdir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Onlar, Allah ile cinler arasında bir neseb (hısımlık bağı) uydurdular. Oysa andolsun cinler bilirler ki, o yalancılar mutlaka cehenneme götürüleceklerdir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Allah'la cinler arasında soy bağı uydurdular. Andolsun cinler de, kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler.

Seyyid Kutub

Onlar, kendisiyle (Tanrı ile) cinler arasında bir soy bağı kurdular. Oysa andolsun, cinler de onların gerçekten (azab için getirilip) hazır bulundurulacaklarını bilmişlerdir.

Gültekin Onan

Bir de Onunla cinler arasında bir hısımlık uydurdular. Andolsun ki bizzat cinler dahi onların behemehal (cehenneme) ihzaaren getirileceklerini (pek iyi) bilmiş (ler) dir.

Hasan Basri Çantay

Bir de (Allah’ın) kendisi ile cinler arasında bir neseb (bağı) uydurdular. And olsun cinler de bilirler ki, gerçekten onlar (bu sözü uyduranlar) elbette (o gün Cehennemde) hazır bulundurulacak olan kimselerdir.

Hayrat Neşriyat

O'nunla cinnler arasında bir neseb bağı uydurdular. Andolsun ki; cinnler de, onların götürüleceklerini bilmektedirler.

İbni Kesir

Bazıları da Allah ile bütün görünmez varlık türleri arasında bir yakınlık uydurdular; oysa bu görünmez varlıklar (da) pekala bilir ki, onlar, (bu şekilde Allah'a isnadda bulunanlar,) mutlaka (Hesap Günü O'nun huzurunda) yargılanacaklardır:

Muhammed Esed

Ve bir de O'nunla cinler arasında bir neseb (iddiasında) bulundular. Andolsun ki, cinler bilmişlerdir ki, elbette onlar (cehenneme) ihzar edilmiş kimselerdir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Bir de O'nunla cinler arasında bir nesep bağı uydurdular. Andolsun ki cinler de bilirler ki, onlar götürüleceklerdir.

Ömer Öngüt

Allah ile cinler arasında bir soy bağı icat ettiler. Cinler de elbette hesaba çekilebileceklerini biliyorlar.

Şaban Piriş

Bir de tutup Allah ile melekler arasında bir soy bağı uydurdular! Ama o melekler, bunu iddia eden müşriklerin yargılanıp cehenneme tıkılacaklarını pek iyi bilirler.

Suat Yıldırım

Allâh ile cinler arasında bir nesep, (bir soy bağlantısı) uydurdular. Oysa cinler de kendilerinin (yüce divâna) getirileceklerini bilmişlerdir.

Süleyman Ateş

Onlar, kendisiyle (Allah ile) cinler arasında da bir soy bağı kurdular. Oysa andolsun, cinler de onların gerçekten (azab için getirilip) hazır bulundurulacaklarını bilmişlerdir.

Tefhim-ul Kuran

Bir de Allah ile cinler arasında nesep bağı uydurdular. Oysa cinler de biliyor ki, onlar toplanıp Allah'ın huzuruna sevk edileceklerdir.

Ümit Şimşek

Allah'la cinler arasında bir nesep oluşturdular. Yemin olsun, cinler de bilmiştir kendilerinin Allah huzuruna mutlaka getirileceklerini/cinler de bilmiştir, bunların Allah'ın huzuruna mutlaka çıkarılacaklarını.

Yaşar Nuri Öztürk

O inkârcılar, Allah ile cinler arasında soy birliği olduğunu ileri sürdüler. Halbuki cinler de bilirler ki, yakalanıp hesaba çekilecekler veya cinler de, Allah ile cinler arasında soybirliği uyduranların, yakalanıp azaba getirileceklerini bilirler.

Abdullah Parlıyan

Allah ile, görünmeyen varlıklar arasında bir soy bağı kurdular. Oysa görünmeyen varlıklar, müşriklerin cehenneme hazır edilecekler olduğunu bilmektedirler.[475]

Bayraktar Bayraklı

(158-159) Allah'la cinler arasında soy bağı uydurdular. Andolsun cinler de, kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler. Hâşâ! Allah, onların yakıştırdıkları sıfatlardan uzaktır.

Cemal Külünkoğlu

Onlar, kendisiyle (Allah ile) cinler arasında da bir soy bağı kurdular. Oysa cinler de onların (putperestlerin) gerçekten (azap için) hazır bulundurulacaklar olduğunu bilmişlerdir.

Kadri Çelik

Bir de, (cinlere tapma gerekçesi olarak) Allah ile cinler arasında bir soy bağı uydurdular. Oysa cinler bilirler ki, (kendileri ile Allah arasında sadece Rab–kul münasebeti vardır ve) onlar yargılanmak üzere Allah’ın huzuruna çıkarılacaklardır.

Ali Ünal

Allah ile cinler arasında da bir soy birliği uydurdular. Andolsun, cinler de kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler.

Harun Yıldırım

Bir de O'nunla görünmez ve ruhani varlıklar arasında bir soy bağı vehmettiler, oysa bu görünmez ve ruhani varlıklar da bilirler ki, onlar kesinlikle yargılanacaklar.

Mustafa İslamoğlu

Allah ile melekler arasında bir soy bağı uydurdular! Ant olsun ki, melekler de Allah’ın huzuruna çıkartılacaklarını bilirler.

Sadık Türkmen

Onlar, Allah ile mahiyetlerini bilmedikleri cinler (melekler) arasında nesep (akrabalık) bağı oluşturdular. Ama o cinler (melekler), Rablerinin karşısına hesap vermek için getirileceklerini bilmekteler.

İlyas Yorulmaz

Ve Allah ile cinler arasında neseb (soybağı) kıldılar (uydurdular). Ve andolsun ki cinler, (cehennemde) mutlaka hazır bulundurulacaklarını biliyorlardı.

İmam İskender Ali Mihr