Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını 15. âyette geçen “Sebe’ ” kelimesinden almıştır. Sebe’ (Seba), Yemen’de bulunan bir bölgenin ya da bir kabilenin adıdır.


وَمَا آتَيْنَاهُم مِّن كُتُبٍ يَدْرُسُونَهَا وَمَا أَرْسَلْنَا إِلَيْهِمْ قَبْلَكَ مِن نَّذِيرٍ ﴿٤٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve mâ âteynâ-hum min kutubin yedrusûne-hâ ve mâ erselnâ ileyhim kable-ke min nezîrin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ve
mâ âteynâ-hum biz onlara vermedik
min ...'den, ...'dan
kutubin kitaplar
yedrusûne-hâ onu tedris ederler, okuyup çalışırlar
ve ve
mâ erselnâ ve biz göndermedik
ileyhim onlara
kable-ke senden önce
min nezîrin bir nezir, uyarıcı

Ve Biz, onlara tedris edecekleri (okuyup çalışacakları) kitaplardan vermedik. Ve senden önce onlara bir nezir (de) (uyarıcı peygamber) göndermedik.

SEBE SURESİ 44. Ayeti Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Halbuki biz onlara öyle ders alacakları kitablar vermedik ve kendilerine senden evvel bir nezîr de göndermedik

Elmalılı Hamdi Yazır