YÛNUS SURESİ 92. Ayeti Suat Yıldırım Meali
40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.
فَالْيَوْمَ نُنَجِّيكَ بِبَدَنِكَ لِتَكُونَ لِمَنْ خَلْفَكَ آيَةً وَإِنَّ كَثِيرًا مِّنَ النَّاسِ عَنْ آيَاتِنَا لَغَافِلُونَ ﴿٩٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe el yevme
nuneccî-ke
bi bedeni-ke
li tekûne
li men
halfe-ke
(li men halfe-ke) âyeten ve inne kesîren min en nâsi an âyâti-nâ le gâfilûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
(li men halfe-ke) âyeten ve inne kesîren min en nâsi an âyâti-nâ le gâfilûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe el yevme | böylece bugün |
nuneccî-ke | seni kurtaracağız |
bi bedeni-ke | senin bedenin ile |
li tekûne | olman için |
li men | o kimseler için |
halfe-ke
(li men halfe-ke) |
senden sonra, senin arkanda
: (senden sonraki nesl'e) |
âyeten | bir âyet, delil (ibret) |
ve inne | ve muhakkak ki, gerçekten |
kesîren | çoğu |
min en nâsi | insanlardan |
an âyâti-nâ | âyetlerimizden |
le gâfilûne | elbette habersiz olan, gâfil olan kimseler |
Böylece senden sonraki nesillere, bir delil (ibret) olman için, bugün seni bedeninle kurtaracağız. Ve insanların çoğu, elbette âyetlerimizden gâfillerdir.
YÛNUS SURESİ 92. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(91-92) "Şimdi mi? Halbuki bundan önce isyan etmiştin, bozgunculardan olmuştun! Biz de bugün senin bedenini denizden kurtarıp karada bir yere çıkaracağız ki senden sonra gelecek nesillere ibret olasın. "Doğrusu insanların birçoğu bizim âyetlerimizden, ibret alınacak delillerimizden gafildirler.
Suat Yıldırım