MEÂRİC SURESİ 37. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 44 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyetteki “el-Me’âric” kelimesinden almıştır. Me’âric, yükselme yolları demektir.
عَنِ الْيَمِينِ وَعَنِ الشِّمَالِ عِزِينَ ﴿٣٧﴾
MEÂRİC SURESİ 37. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
an el yemîni | sağ yandan |
ve an eş şimâli | ve sol yandan |
ızîne | dağınık topluluklar, bölükler, gruplar |
Sağdan ve soldan dağınık gruplar halinde.
MEÂRİC SURESİ 37. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
(36-37) Şimdi, inkâr edenlere ne oluyor ki, boyunlarını uzatarak (alay etmek için) sağdan soldan gruplar hâlinde sana doğru koşuyorlar?
Diyanet İşleri
Sağdan ve soldan parça parça ve bölük bölük.
Abdulbaki Gölpınarlı
Bölük bölük sağından ve solundan (gelip etrafını sarıyorlar).
Adem Uğur
Sağdan ve soldan bölük bölük!
Ahmed Hulusi
Sureti haktan görünerek, zayıf taraflarını araştırarak, ekipler halinde koşuşturuyorlar.
Ahmet Tekin
Sağdan ve soldan bölük bölük.
Ahmet Varol
Sağ yandan ve sol yandan bölükler halinde.
Ali Bulaç
Sağdan ve soldan bölük bölük...
Ali Fikri Yavuz
(36-37) Inkar edenlere ne oluyor, sana dogru sagdan soldan topluluklar halinde kosusuyorlar?
Bekir Sadak
(36-37) O inkâr edenlere ne oluyor ki, sağdan soldan bölük bölük boyunlarını uzatarak sana doğru koşuyorlar ?
Celal Yıldırım
(36-37) İnkar edenlere ne oluyor, sana doğru sağdan soldan topluluklar halinde koşuşuyorlar?
Diyanet İşleri (eski)
(36-37) (Resûlüm!) O kâfirlere ne oluyor ki, bölük bölük sağından ve solundan sana doğru koşuyorlar.
Diyanet Vakfi
Sağdan, soldan gruplar halinde...
Edip Yüksel
Sağdan ve soldan fırka fırka
Elmalılı Hamdi Yazır
Sağdan ve soldan bölük bölük.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Sağdan ve soldan bölük bölük.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Sağdan, soldan, ayrı ayrı gruplar halinde gelip etrafını sarıyorlar.
Seyyid Kutub
Sağ yandan ve sol yandan bölükler halinde.
Gültekin Onan
(36-37) Şimdi, o küfredenlere ne oluyor ki senin sağ (ın) dan, sol (un) dan halka halka hep gözlerini sana doğru dikib bakmakdadırlar.
Hasan Basri Çantay
(36-37) Öyle ise o inkâr edenlere ne oluyor ki, (onlar alay etmek üzere) ayrı ayrı fırkalar hâlinde, sağdan ve soldan sana doğru koşan kimselerdir.
Hayrat Neşriyat
Sağdan ve soldan halka halka olarak.
İbni Kesir
sağdan ve soldan kalabalıklar halinde (sana gelerek)?
Muhammed Esed
(36-37) Artık ne var o kâfir olanlara ki senin cihetine koşarlar. Dağınık fırkalar olarak sağdan ve soldan.
Ömer Nasuhi Bilmen
Sağdan ve soldan, ayrı ayrı gruplar halinde.
Ömer Öngüt
(36-37) Kafir olanlara ne oluyor ki; sağdan soldan, bölük pörçük uzaklaşıyorlar?
Şaban Piriş
(36-37) O kâfirlere ne oluyor ki, seninle alay etmek maksadıyla sağdan soldan dağınık gruplar halinde, boyunlarını uzatarak sana doğru koşuyorlar.
Suat Yıldırım
Sağdan, soldan, ayrı ayrı gruplar halinde (gelip etrafını sarıyorlar)?
Süleyman Ateş
Sağ yandan ve sol yandan bölükler halinde.
Tefhim-ul Kuran
Sağında, solunda bölük bölük oluyorlar?
Ümit Şimşek
Sağdan ve soldan parçalar halinde.
Yaşar Nuri Öztürk
Sağ yandan ve sol yandan bölükler halinde.
Abdullah Parlıyan
(36-37) O kâfirlere ne oluyor ki, grup grup sağından ve solundan sana doğru koşuyorlar!
Bayraktar Bayraklı
(36-37) Şimdi bu inkârcılara ne oluyor ki sağdan, soldan bölükler halinde sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar?
Cemal Külünkoğlu
Sağ yandan ve sol yandan gruplar halinde.
Kadri Çelik
Sağdan soldan gruplar halinde!
Ali Ünal
Sağdan ve soldan bölük bölük.
Harun Yıldırım
dağınık gruplar halinde bir sağa bir sola gezinip duruyorlar?
Mustafa İslamoğlu
Sağdan ve soldan bölük bölük!
Sadık Türkmen
Sağa sola koşturup duruyorlar.
İlyas Yorulmaz
Sağdan ve soldan dağınık gruplar halinde.
İmam İskender Ali Mihr