AHKÂF SURESİ 11. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.
وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا لِلَّذِينَ آمَنُوا لَوْ كَانَ خَيْرًا مَّا سَبَقُونَا إِلَيْهِ وَإِذْ لَمْ يَهْتَدُوا بِهِ فَسَيَقُولُونَ هَذَا إِفْكٌ قَدِيمٌ ﴿١١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâle
ellezîne
keferû
li ellezîne
âmenû
lev
kâne
hayran
mâ sebekû-nâ
ileyhi
ve iz
lem yehtedû
bi-hi
fe
se-yekûlûne
hâzâ
ifkun
kadîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâle | ve dedi |
ellezîne | o kimseler, onlar |
keferû | inkâr ettiler |
li ellezîne | o kimselere, onlara |
âmenû | âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler |
lev | eğer, şâyet |
kâne | ... oldu |
hayran | hayırlı |
mâ sebekû-nâ | bizi geçemezlerdi |
ileyhi | ona |
ve iz | ve olduğu zaman |
lem yehtedû | hidayete ermezler |
bi-hi | onunla |
fe | o zaman |
se-yekûlûne | diyecekler |
hâzâ | bu |
ifkun | yalan |
kadîmun | eski |
İnkâr edenler, âmenû olanlara: “Eğer O hayırlı olsaydı, O’na (saygıda, îmânda) bizi geçemezlerdi.” dediler. O’nunla (Kur’ân’la) hidayete eremeyince o zaman “Bu, eski bir yalandır.” diyecekler.
AHKÂF SURESİ 11. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenler, iman edenler için dediler ki: “Eğer o hayırlı bir şey olsaydı, ona bizden önce koşupyetişemezlerdi.” Oysa onlar, onunla hidayete eremediklerinden: “Bu, eski bir uydurmadır.” diyeceklerdir.
Harun Yıldırım