Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.


أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ الْجَنَّةِ خَالِدِينَ فِيهَا جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ ﴿١٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ulâike ashâbu el cenneti hâlidîne fî-hâ cezâen bi-mâ kânû ya'melûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ulâike işte onlar
ashâbu el cenneti cennet ehli, halkı
hâlidîne ebedî kalacak olanlar
fî-hâ orada
cezâen karşılık olarak, mükâfat olarak
bi-mâ şeylere
kânû oldular
ya'melûne yapıyorlar

İşte onlar cennet ehlidirler. Orada ebedî kalacak olanlardır, yapmış olduklarının karşılığı (mükâfatı) olarak.

AHKÂF SURESİ 14. Ayeti Ali Bulaç Meali

İşte onlar, cennet halkıdır; yaptıklarına karşılık olmak üzere, içinde ebedi olarak kalacaklardır.

Ali Bulaç