AHKÂF SURESİ 20. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.
وَيَوْمَ يُعْرَضُ الَّذِينَ كَفَرُوا عَلَى النَّارِ أَذْهَبْتُمْ طَيِّبَاتِكُمْ فِي حَيَاتِكُمُ الدُّنْيَا وَاسْتَمْتَعْتُم بِهَا فَالْيَوْمَ تُجْزَوْنَ عَذَابَ الْهُونِ بِمَا كُنتُمْ تَسْتَكْبِرُونَ فِي الْأَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَبِمَا كُنتُمْ تَفْسُقُونَ ﴿٢٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve yevme | ve o gün |
yu'radu | arz olunur |
ellezîne | onlar |
keferû | inkâr ettiler, kâfir oldular |
alâ en nâri | ateşe |
ezhebtum | siz giderdiniz, bitirdiniz |
tayyibâti-kum | güzelliklerinizi, güzel şeylerinizi |
fî hayâti-kum | hayatınızda |
ed dunyâ | dünya |
vestemta'tum | ve metalandınız, faydalandınız, sefa sürdünüz |
bihâ | onunla |
fe | böylece, artık |
el yevme | o gün, bu gün |
tuczevne | cezalandırılacaksınız |
azâb | azap |
el hûni | zillet, aşağılık, alçaltıcı |
bi mâ | şey sebebiyle, ... olduğu için |
kuntum | siz ... oldunuz |
testekbirûne | siz kibirleniyorsunuz |
fî el ardı | yeryüzünde |
bi gayri el hakkı | haksız olarak |
ve bi mâ | ve şey sebebiyle, ... olduğu için |
kuntum | siz oldunuz |
tefsukûne | fasıklık yapıyorsunuz |
Ve o gün kâfirler ateşe arzedilirler: “Siz dünya hayatınızda (size göre) güzel şeylerinizi tükettiniz. Ve onunla metalandınız (sefa sürdünüz). Artık bugün alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız. Yeryüzünde haksız yere kibirlendiğiniz ve fasıklık yapmış olduğunuz için.”
AHKÂF SURESİ 20. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Hakikat bilgisini inkâr edenlerin ateşe getirileceği süreçte: "Dünya hayatınızda güzelliklerinizi yaşayıp, verilen ömrü geçici zevkler uğruna tükettiniz! Bugün ise Hakk'ın gayrı olarak arzda benlik taslamanız ve bozuk inançla yaşamanız dolayısıyla alçaltıcı azabı yaşamak suretiyle karşılığını alacaksınız!"
Ahmed Hulusi