Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.


وَإِذْ صَرَفْنَا إِلَيْكَ نَفَرًا مِّنَ الْجِنِّ يَسْتَمِعُونَ الْقُرْآنَ فَلَمَّا حَضَرُوهُ قَالُوا أَنصِتُوا فَلَمَّا قُضِيَ وَلَّوْا إِلَى قَوْمِهِم مُّنذِرِينَ ﴿٢٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve iz sarafnâ ileyke neferen min el cinni yestemiûne el kur'âne fe lemmâ hadarû-hu kâlû ensıtû fe lemmâ kudıye vellev ilâ kavmi-him munzirîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve iz sarafnâ ve çevirmiştik, yöneltmiştik
ileyke sana
neferen ekip, grup (3-10 kişilik)
min el cinni cinlerden
yestemiûne dinliyorlar (dinlemeleri, işitmeleri için)
el kur'âne Kur'ân'ı
fe lemmâ o zaman, ... olduğu zaman
hadarû-hu onun huzuruna geldiler
kâlû dediler
ensıtû susun, dinleyin
fe lemmâ kudıye bitirildiği (yerine getirildiği) zaman
vellev döndüler
ilâ ...'e, ...'a
kavmi-him onların kavimleri
munzirîne uyarıcılar olarak

Cinlerden bir grubu sana yöneltmiştik, Kur’ân’ı dinlemeleri için. Onun huzuruna geldikleri zaman “Susun, dinleyin!” dediler. Sonra (Kur’ân-ı Kerim okuması) bitirilince kendi kavimlerine uyarıcılar olarak döndüler.

AHKÂF SURESİ 29. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali

An o zamanı ki hani cinlerin bir bölüğünü, Kur'ân dinlesinler diye senin bulunduğun tarafa yollamıştık; oraya gelince birbirlerine, susun demişlerdi; okunuşu bitince de korkutmak için kavimlerine dönmüşlerdi de.

Abdulbaki Gölpınarlı