AHKÂF SURESİ 3. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.
مَا خَلَقْنَا السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا إِلَّا بِالْحَقِّ وَأَجَلٍ مُّسَمًّى وَالَّذِينَ كَفَرُوا عَمَّا أُنذِرُوا مُعْرِضُونَ ﴿٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
mâ halak-nâ
es semâvâti
ve el arda
ve mâ
beyne-humâ
illâ
bi el hakkı
ve ecelin
musemmen
ve ellezîne
keferû
ammâ (an mâ)
unzirû
mu'ridûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
mâ halak-nâ | yaratmadık |
es semâvâti | semalar, gökler |
ve el arda | ve arz, yeryüzü, yer |
ve mâ | ve şey(ler) |
beyne-humâ | ikisi arasında |
illâ | ancak, sadece, ...'den başka |
bi el hakkı | hak ile |
ve ecelin | ve ecel, zaman |
musemmen | belirlenmiş, tespit edilmiş, bilinen |
ve ellezîne | ve onlar |
keferû | inkâr ettiler, kâfir oldular
(ellezîne keferû: kâfirler) |
ammâ (an mâ) | şeyden |
unzirû | uyarıldılar |
mu'ridûne | yüz çevirenler |
Gökleri ve yeri ve ikisinin arasındakileri ancak hak ile yarattık. Ve bilinen (tespit edilen) bir zamana kadar. Ve onlar ki, uyarıldıkları şeylerden yüz çeviren kâfirlerdir.
AHKÂF SURESİ 3. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Biz gökleri, yeri ve bunların arasındaki varlıkları ancak gerçek bir maksatla, adalet ve hikmetle, bir de belli bir süre için yarattık. Ama kâfirler uyarıldıkları kıyamet gününden yüz çevirirler.
Suat Yıldırım