Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir.


وَإِذَا تُتْلَى عَلَيْهِمْ آيَاتُنَا بَيِّنَاتٍ قَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا لِلْحَقِّ لَمَّا جَاءهُمْ هَذَا سِحْرٌ مُّبِينٌ ﴿٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ tutlâ aleyhim âyâtu-nâ beyyinâtin kâle ellezîne keferû li el hakkı lemmâ câe-hum hâzâ sihrun mubînun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve izâ ve ... olduğu zaman
tutlâ okundu
aleyhim onlara
âyâtu-nâ âyetlerimiz
beyyinâtin beyan edilerek, açıklanarak, açık belgeler olarak
kâle dedi
ellezîne keferû inkâr eden kimseler, kâfirler
li el hakkı hak için
lemmâ câe-hum onlara geldiği zaman
hâzâ bu
sihrun bir sihirdir, büyüdür
mubînun apaçık

Ve onlara âyetlerimiz beyan edilerek (açıklanarak) okunduğu zaman kâfirler, (âyetlerimiz) onlara gelince, hak (âyetlerimiz) için: “Bu, apaçık bir sihirdir.” dediler.

AHKÂF SURESİ 7. Ayeti İbni Kesir Meali

Onlara, ayetlerimiz açıkça okunduğu zaman; kendilerine geldiğinde hakkı inkar edenler: Bu, apaçık bir büyüdür, dediler.

İbni Kesir