Medine döneminde inmiştir. 73 âyettir. Sûre, adını 20 ve 22. âyetlerde geçen “el-Ahzâb” kelimesinden almıştır. Ahzâb, gruplar, demektir.


وَلَوْ دُخِلَتْ عَلَيْهِم مِّنْ أَقْطَارِهَا ثُمَّ سُئِلُوا الْفِتْنَةَ لَآتَوْهَا وَمَا تَلَبَّثُوا بِهَا إِلَّا يَسِيرًا ﴿١٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lev duhılet aleyhim min aktâri-hâ summe suilû el fitnete le âtev-hâ ve mâ telebbesû bihâ illâ yesîran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lev ve şâyet, eğer
duhılet girildi
aleyhim onların üzerine
min aktâri-hâ onun kenarlarından, her tarafından
summe sonra
suilû istendi
el fitnete fitne
le elbette, mutlaka
âtev-hâ ona geldiler
ve mâ telebbesû ve kalmazlar
bihâ orada
illâ dışında, hariç
yesîran az, pek az

Ve eğer onların üzerine, onun (şehrin) her tarafından girilseydi ve sonra da fitne (çıkarmaları) istenseydi, mutlaka ona (fitneye, karışıklığa) gelirlerdi (fitne çıkarırlardı). Pek azı hariç, orada kalmazlardı.

AHZÂB SURESİ 14. Ayeti İlyas Yorulmaz Meali

Şehrin her tarafından düşman onların üzerine gelip şehri kuşatsa (girse) ve onlardan şehrin içinde kargaşa çıkarmalarını istese, hemen bunu yaparlardı. Ancak o yerde kalmaları da kolay olmazdı.

İlyas Yorulmaz