Medine döneminde inmiştir. 73 âyettir. Sûre, adını 20 ve 22. âyetlerde geçen “el-Ahzâb” kelimesinden almıştır. Ahzâb, gruplar, demektir.


يَوْمَ تُقَلَّبُ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ يَقُولُونَ يَا لَيْتَنَا أَطَعْنَا اللَّهَ وَأَطَعْنَا الرَّسُولَا ﴿٦٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

yevme tukallebu vucûhu-hum en nâri yekûlûne yâ leyte-nâ ata'nâllâhe (ata'nâ allâhe) ve ata'nâ er resûlen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
yevme gün
tukallebu bir taraftan bir tarafa çevrilir, çevrilecek
vucûhu-hum onların yüzleri
içinde
en nâri ateş
yekûlûne derler, diyecekler
yâ leyte-nâ yazıklar olsun bize, keşke biz
ata'nâllâhe (ata'nâ allâhe) Allah'a itaat ettik
ve ata'nâ ve itaat ettik
er resûlen resûl, elçi

Onların yüzlerinin, ateşin içinde (bir taraftan bir tarafa) çevrileceği gün: “Keşke biz Allah’a ve Resûl’e itaat etseydik.” diyecekler.

AHZÂB SURESİ 66. Ayeti Muhammed Esed Meali

Yüzlerinin ateşte darmadağın olduğu o Gün, "Eyvah" diye feryad ederler, "keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Elçi'ye uysaydık!"

Muhammed Esed