Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.


وَلْتَكُن مِّنكُمْ أُمَّةٌ يَدْعُونَ إِلَى الْخَيْرِ وَيَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ ﴿١٠٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve li tekun min-kum ummetun yed'ûne ilâ el hayri ve ye'murûne bi el ma'rûfi ve yenhevne an el munkeri ve ulâike hum el muflihûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve li tekun ve olsun
min-kum sizden
ummetun bir topluluk, bir ümmet, bir cemaat
yed'ûne çağırır, davet eder
ilâ el hayri hayra
ve ye'murûne ve emreder
bi el ma'rûfi mâruf ile, irfan ile, iyilikle
ve yenhevne ve nehy eder, men eder
an el munkeri münkerden, kötülükten
ve ulâike ve işte onlar
hum el muflihûne onlar, kurtuluşa, felâha erenler

Sizin içinizden hayra davet eden (mürşidlerden) bir cemaat olsun ve mârufla emretsin, ve münkerden nehyetsin (men etsin). İşte onlar, onlar felâha erenlerdir.

ÂLİ İMRÂN SURESİ 104. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

İçinizden iyi ve yararlı olana davet eden, doğru ve iyi olanı emreden ve kötülüklerden sakındıran bir topluluk çıksın. İşte gerçek kurtuluşa kavuşanlar onlardır.

Abdullah Parlıyan