ÂLİ İMRÂN SURESİ 109. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
وَلِلّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَإِلَى اللّهِ تُرْجَعُ الأُمُورُ ﴿١٠٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve li allâhi
mâ fî es semâvâti
ve mâ fî el ardı
ve ilâ allâhi
turceu
el umûru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve li allâhi | ve Allah için, Allah'ın |
mâ fî es semâvâti | göklerdeki şeyler, ne varsa |
ve mâ fî el ardı | ve yeryüzündeki, yerlerde olan ne varsa |
ve ilâ allâhi | ve Allah'a |
turceu | döndürülür |
el umûru | emirler, işler |
Göklerde ve yerlerde ne varsa Allah'ındır. Ve emirler (bütün işler), Allah'a döndürülür.
ÂLİ İMRÂN SURESİ 109. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Semâlarda ve arzda ne varsa hepsi Allâh'ındır (O'nun Esmâ'sının varlığıyla var ve kaîmdirler). Hepsi Allâh'a döner (bir zaman gelir hakikatlerinin ne olduğunu görürler, bunu değerlendirmemiş olanlar da yanarlar)!
Ahmed Hulusi