ÂLİ İMRÂN SURESİ 110. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
كُنتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَتُؤْمِنُونَ بِاللّهِ وَلَوْ آمَنَ أَهْلُ الْكِتَابِ لَكَانَ خَيْرًا لَّهُم مِّنْهُمُ الْمُؤْمِنُونَ وَأَكْثَرُهُمُ الْفَاسِقُونَ ﴿١١٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kuntum
hayra ummetin
uhricet
li en nâsi
te'murûne
bi el ma'rûfi
ve tenhevne
an-il munkeri
ve tu'minûne bi allâhi
ve lev âmene
ehlu el kitâbi
le kâne
hayran
lehum
min-hum
el mu'minûne
ve ekseru-hum
el fâsikûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kuntum | siz oldunuz |
hayra ummetin | hayırlı ümmet, topluluk |
uhricet | çıkarıldınız |
li en nâsi | insanlar için |
te'murûne | emredersiniz |
bi el ma'rûfi | irfan ile |
ve tenhevne | ve nehyedersiniz, men edersiniz |
an-il munkeri | münkerden, kötülükten |
ve tu'minûne bi allâhi | ve Allah'a îmân edersiniz |
ve lev âmene | ve eğer îmân etselerdi |
ehlu el kitâbi | kitap ehli, kitap sahipleri |
le kâne | elbette olurdu |
hayran | hayırlı |
lehum | onlar için |
min-hum | onlardan |
el mu'minûne | îmân edenler, mü'minler |
ve ekseru-hum | ve onların çoğu |
el fâsikûne | fâsıklar, fıska düşenler |
Siz, insanlar için çıkarılmış (seçilmiş) olan, ümmetin hayırlı kişileri oldunuz. Mâruf ile emredersiniz ve münkerden nehy edersiniz (men edersiniz). Ve siz, Allah'a îmân ediyorsunuz. Eğer kitap ehli de îmân etselerdi elbette onlar için hayırlı olurdu. Onlardan bir kısmı mü'mindir ve onların çoğu da fâsıklardır.
ÂLİ İMRÂN SURESİ 110. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(Ey Ümmet-i Muhammed!) Siz insanların iyiliği için meydana çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz: İyiliği yayar, kötülüğü önlersiniz, çünkü Allah’a inanırsınız. Ehl-i kitap da bu imana gelseydi, elbette kendileri için iyi olurdu. İçlerinden iman edenler varsa da ekserisi dinden çıkmış fâsıklardır.
Suat Yıldırım