Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.


يُؤْمِنُونَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَيَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَيُسَارِعُونَ فِي الْخَيْرَاتِ وَأُوْلَئِكَ مِنَ الصَّالِحِينَ ﴿١١٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

yu'minûne bi allâhi ve el yevmi el âhiri ve ye'murûne bi el ma'rûfi ve yenhevne an el munkeri ve yusâriûne fî el hayrâti ve ulâike min es sâlihîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
yu'minûne bi allâhi Allah'a îmân ederler
ve el yevmi el âhiri ve âhir güne, son güne, sonraki güne
ve ye'murûne ve emrederler
bi el ma'rûfi irfan ile, iyilik ile
ve yenhevne ve nehy ederler, men ederler
an el munkeri münkerden, kötülükten
ve yusâriûne ve koşarlar
fî el hayrâti hayırlarda, hayırlara
ve ulâike ve işte onlar
min es sâlihîne sâlihlerden

Onlar, Allah'a ve yevmil âhire îmân ederler, mâruf (irfan) ile emreder ve kötülükten nehyederler (men ederler) ve hayırlara koşarlar. İşte onlar, sâlihlerdendir.

ÂLİ İMRÂN SURESİ 114. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Allah’a, Allah’a imanın gerektirdiği esaslara, âhiret gününe iman ederler. Kurân’ın ve sünnetin hükümlerini, meşru olanı, İslâmî kurallarla örtüşen örfü, ilmî verileri, mü’minlerin tasvip ettiği, icrasında hayır gördüğü planları, programları, adaleti uygulayarak, kamu düzenini sağlarlar, iyiliği emrederler. Şeriat’ın suç saydığı ve haram kıldığı, kamu vicdanının tasvip etmediği, mü’minlerin icrasında hayır görmediği şeyleri bunların savunuculuğunu, sözcülüğünü yasaklayarak, önleyici tedbirler alarak kamu güvenliğini temin ederler. Dünya ve âhiret için en hayırlı işlerde, Kur’ân öğretmede, Kur’ân ilkelerini yaşamada Allah’ın emirlerini yerine getirmede birbirleriyle yarış ederler. Onlar dindar, ahlâklı, hayır-hasenât sahibi müslümanlardan, sâlihler zümresindendir.

Ahmet Tekin