ÂLİ İMRÂN SURESİ 159. Ayeti Ahmet Varol Meali
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
فَبِمَا رَحْمَةٍ مِّنَ اللّهِ لِنتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنتَ فَظًّا غَلِيظَ الْقَلْبِ لاَنفَضُّواْ مِنْ حَوْلِكَ فَاعْفُ عَنْهُمْ وَاسْتَغْفِرْ لَهُمْ وَشَاوِرْهُمْ فِي الأَمْرِ فَإِذَا عَزَمْتَ فَتَوَكَّلْ عَلَى اللّهِ إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ الْمُتَوَكِّلِينَ ﴿١٥٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe bi-mâ | o zaman sebebiyle |
rahmetin | rahmet |
min allâhi | Allah'tan |
linte | yumuşak davrandın |
lehum | onlar için, onlara |
ve lev kunte | ve eğer, sen ... olsaydın |
fazzan | kaba |
galîza el kalbi | katı kalpli |
le infaddû | mutlaka dağılırlardı |
min havli-ke | senin etrafından |
fe a'fu | artık affet |
an-hum | onları |
ve istagfir | ve mağfiret dile |
lehum | onlar için |
ve şâvir-hum | ve onlarla muşavere et, onlara danış |
fî el emri | işler konusunda |
fe izâ azamte | artık azmettiğin, karar verdiğin zaman |
fe tevekkel | artık tevekkül et |
alâ allâhi | Allah'a |
inne allâhe | muhakkak ki Allah |
yuhibbu | sever |
el mutevekkilîne | tevekkül edenler, Allah'a güvenenler |
O zaman, Allah'tan bir rahmet sebebiyle onlara yumuşak davrandın. Ve eğer sen, kaba, katı yürekli olsaydın, mutlaka senin etrafından dağılırlardı. Artık onları affet ve onlar için mağfiret dile ve işler konusunda onlarla muşavere et (danış). Azmettiğin zaman, artık Allah'a tevekkül et. Muhakkak ki Allah, tevekkül edenleri (Allah’a güvenenleri) sever.
ÂLİ İMRÂN SURESİ 159. Ayeti Ahmet Varol Meali
Allah'tan olan bir rahmet sebebiyle onlara yumuşak davrandın. Eğer katı kalpli, kaba birisi olsaydın muhakkak etrafından dağılırlardı. Onları affet, kendileri için bağış dile ve işlerde onlarla görüş alışverişinde bulun. Bir şeye kesin karar verdiğin zaman da Allah'a güven. Allah (kendisine) güvenenleri sever.
Ahmet Varol