ÂLİ İMRÂN SURESİ 193. Ayeti Ahmet Varol Meali
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
رَّبَّنَا إِنَّنَا سَمِعْنَا مُنَادِيًا يُنَادِي لِلإِيمَانِ أَنْ آمِنُواْ بِرَبِّكُمْ فَآمَنَّا رَبَّنَا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَكَفِّرْ عَنَّا سَيِّئَاتِنَا وَتَوَفَّنَا مَعَ الأبْرَارِ ﴿١٩٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
rabbe-nâ
inne-nâ
semi'nâ
munâdiyen
yunâdî
li el îmâni
en âminû
bi rabbi-kum
fe âmennâ
rabbe-nâ
fe agfir lenâ
zunûbe-nâ
ve keffir annâ
seyyiâti-nâ
ve teveffe-nâ
mea el ebrâri
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
rabbe-nâ | Rabbimiz |
inne-nâ | muhakkak ki biz |
semi'nâ | işittik |
munâdiyen | nida eden, davetçi |
yunâdî | davet ediyor |
li el îmâni | îmâna |
en âminû | âmenû olmak, îmân etmek |
bi rabbi-kum | Rabbinize |
fe âmennâ | o zaman, böylece biz âmenû olduk îmân ettik |
rabbe-nâ | Rabbimiz |
fe agfir lenâ | o halde, artık bizi mağfiret et |
zunûbe-nâ | günahlarımız |
ve keffir annâ | ve bizden ört |
seyyiâti-nâ | günahlarımızı |
ve teveffe-nâ | ve bizi vefat ettir, öldür |
mea el ebrâri | ebrar olan (Allah'a ulaşan ve veli olan cennetlik) kullarınla beraber |
Rabbimiz! Muhakkak ki biz, “Rabbiniz’e âmenû olun” diye îmâna davet eden davetçiyi işittik, böylece îmân ettik (davetçiye tâbî olarak âmenû olduk) Rabbimiz artık bizim günahlarımızı mağfiret et, seyyiatlarımızı ört ve bizi ebrar olan (Allah'a ulaşan ve veli olan cennetlik) kullarınla beraber vefat ettir.
ÂLİ İMRÂN SURESİ 193. Ayeti Ahmet Varol Meali
'Ey Rabbimiz! Biz 'Rabbinize iman edin' diye imana çağıran bir davetçiyi duyduk ve iman ettik. Rabbimiz! Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve canımızı iyilerle birlikte al!'
Ahmet Varol