ÂLİ İMRÂN SURESİ 194. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
رَبَّنَا وَآتِنَا مَا وَعَدتَّنَا عَلَى رُسُلِكَ وَلاَ تُخْزِنَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّكَ لاَ تُخْلِفُ الْمِيعَادَ ﴿١٩٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
rabbe-nâ
ve âti-nâ
mâ vaadte-nâ
alâ rusuli-ke
ve lâ tuhzi-nâ
yevme el kıyâmeti
inne-ke
lâ tuhlifu
el mîâde
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
rabbe-nâ | Rabbimiz |
ve âti-nâ | ve bize ver |
mâ vaadte-nâ | bize vaad ettiğin şeyi |
alâ rusuli-ke | senin resûllerin vasıtası ile |
ve lâ tuhzi-nâ | ve bizi rezil ve perişan etme |
yevme el kıyâmeti | kıyâmet günü |
inne-ke | muhakkak ki sen |
lâ tuhlifu | değiştirmezsin |
el mîâde | verilen söz, vaad |
Rabbimiz! Resûllerin vasıtasıyla bize vaad ettiğin şeyleri bize ver ve kıyamet günü bizi rezil ve perişan etme. Muhakkak ki sen vaadinden dönmezsin.
ÂLİ İMRÂN SURESİ 194. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Rabbimiz, bize ver peygamberlerine vaadettiklerini ve aşağılık bir hale getirme bizi kıyâmet gününde, gerçekten de sen vaadinden dönmezsin.
Abdulbaki Gölpınarlı