Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.


قُلْ إِن تُخْفُواْ مَا فِي صُدُورِكُمْ أَوْ تُبْدُوهُ يَعْلَمْهُ اللّهُ وَيَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأرْضِ وَاللّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ ﴿٢٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul in tuhfû mâ fî sudûri-kum ev tubdû-hu ya'lem-hu allâhu ve ya'lemu mâ fî es semâvâti ve mâ fî el ardı ve allâhu alâ kulli şey'in kadîrun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de, söyle
in tuhfû eğer gizleseniz
mâ fî sudûri-kum sinelerinizde olan
ev tubdû-hu veya onu açıklarsınız
ya'lem-hu allâhu Allah onu bilir
ve ya'lemu ve bilir
mâ fî es semâvâti göklerde olan şeyleri
ve mâ fî el ardı ve yerde olan şeyleri
ve allâhu ve Allah
alâ kulli şey'in her şeye
kadîrun kaadir

De ki: Sinelerinizde olanı, gizleseniz veya onu açıklasanız da, Allah onu bilir. Ve (Allah), göklerde ve yerde olanları bilir. Ve Allah herşeye kadîrdir.

ÂLİ İMRÂN SURESİ 29. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali

De ki: Gönlünüzdekini gizleseniz de Allah bilir, açığa vursanız da. Göklerde ve yeryüzünde ne varsa bilir ve Allah'ın her şeye gücü yeter.

Abdulbaki Gölpınarlı