Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.


ذُرِّيَّةً بَعْضُهَا مِن بَعْضٍ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ ﴿٣٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

zurriyyeten ba'du-hâ min ba'din
(ba’du-hâ min ba’din)
ve allâhu semîun alîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
zurriyyeten zurriyyet olarak, nesil olarak
ba'du-hâ onun bazıları
min ba'din
(ba’du-hâ min ba’din)
bazılarından
: (birbirinden)
ve allâhu semîun ve Allah en iyi işiten
alîmun en iyi işiten bilen

(Onlar) birbirinin zürriyetindendir (neslindendir). Ve Allah Semî 'dir (en iyi işitendir), Alîm'dir (en iyi bilendir).

ÂLİ İMRÂN SURESİ 34. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali

(33-34) Muhakkak ki Allah, Âdem'i, Nûh'u ve İbrâhîm hânedânı ile İmran soyunu (İmran kızı Meryem ve Îsâ'yı) birbirinden gelen bir zürriyet olarak âlemler üzerine seçkin kıldı. Allah, (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi) hakkıyla bilendir.

Cemal Külünkoğlu