Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.


مَا كَانَ إِبْرَاهِيمُ يَهُودِيًّا وَلاَ نَصْرَانِيًّا وَلَكِن كَانَ حَنِيفًا مُّسْلِمًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ ﴿٦٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

mâ kâne ibrâhîmu yahûdiyyen ve lâ nasrâniyyen ve lâkin kâne hanîfen muslimen ve mâ kâne min el muşrikîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
mâ kâne olmadı
ibrâhîmu Hz. İbrâhîm
yahûdiyyen yahudi
ve lâ nasrâniyyen ve hristiyan olmadı
ve lâkin kâne ve lâkin, fakat ... oldu
hanîfen Allah'ın tek oluşuna, ölmeden önce ruhun O'na ulaşmasının ve Allah'a teslim olmanın farz olduğuna inanan
muslimen Allah'a teslim olan, müslüman
ve mâ kâne ve olmadı
min el muşrikîne müşriklerden, (Allah'a) eş, ortak koşanlardan

Hz. İbrâhîm, yahudi veya nasrani olmadı. Fakat hanif (Allah’ın tek oluşuna, ölmeden önce ruhun O’na ulaştırılmasının ve Allah’a teslim olmanın farz olduğuna inanan), (Allah’a teslim olmuş) bir müslümandı. Ve o müşriklerden olmadı.

ÂLİ İMRÂN SURESİ 67. Ayeti Diyanet Vakfi Meali

İbrahim, ne yahudi, ne de hıristiyan idi; fakat o, Allah'ı bir tanıyan dosdoğru bir müslüman idi; müşriklerden de değildi.

Diyanet Vakfi