ANKEBÛT SURESİ 17. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 69 âyettir. Sûre, adını 41. âyette geçen “el-Ankebût” kelimesinden almıştır. Ankebût, dişi örümcek demektir.
إِنَّمَا تَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ أَوْثَانًا وَتَخْلُقُونَ إِفْكًا إِنَّ الَّذِينَ تَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ لَا يَمْلِكُونَ لَكُمْ رِزْقًا فَابْتَغُوا عِندَ اللَّهِ الرِّزْقَ وَاعْبُدُوهُ وَاشْكُرُوا لَهُ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ ﴿١٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
innemâ | sadece, fakat |
ta'budûne | tapıyorsunuz |
min dûnillâhi (min duni allâhi) | Allah'tan başka |
evsânen | putlar |
ve tahlukûne | ve halkediyorsunuz, uyduruyorsunuz |
ifken | yalan, iftira |
inne | muhakkak ki |
ellezîne | onlar |
ta'budûne | tapıyorsunuz |
min dûnillâhi (min duni allâhi) | Allah'tan başka |
lâ yemlikûne | malik değiller |
lekum | sizin için |
rızkân | rızık |
fe | o zaman, böylece, artık, öyleyse |
ibtegû | isteyin |
indallâhi (inde allâhi) | Allah'ın katında |
er rızka | rızık |
va'budûhu (ve u'budû-hu) | ve ona kul olun |
veşkurû | ve şükredin |
lehu | ona |
ileyhi | ona |
turceûne | döndürüleceksiniz |
Fakat siz, Allah’tan başka putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Muhakkak ki sizin, Allah’tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye malik değillerdir. Öyleyse rızkı, Allah’ın katından isteyin ve O’na kul olun ve O’na şükredin. O’na döndürüleceksiniz.
ANKEBÛT SURESİ 17. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Sizler Allah'ı bırakıp da birtakım putlara tapıyorsunuz ve durmadan yalan uydurup söylüyorsunuz. Şüphesiz ki Allah'tan başka taptığınız şeylerin size rızık vermeye güçleri yetmez. O halde rızkı Allah yanında arayın. O'na ibâdet edin, O'na şükredin. Ancak O'na döndürüleceksiniz.»
Celal Yıldırım