Mekke döneminde inmiştir. 69 âyettir. Sûre, adını 41. âyette geçen “el-Ankebût” kelimesinden almıştır. Ankebût, dişi örümcek demektir.


اللَّهُ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَن يَشَاء مِنْ عِبَادِهِ وَيَقْدِرُ لَهُ إِنَّ اللَّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ﴿٦٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

allâhu yebsutu er rızka li men yeşâu min ibâdi-hi ve yakdiru lehu innallâhe (inne allâhe) bi kulli şey'in alîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
allâhu Allah
yebsutu genişletir
er rızka rızık
li için, ...'e
men yeşâu dilediği kimse, dilediği
min ibâdi-hi kullarından
ve yakdiru ve takdir eder, daraltır
lehu onun için
innallâhe (inne allâhe) muhakkak ki Allah
bi kulli şey'in herşeyi
alîmun en iyi bilen

Allah, kullarından dilediğinin rızkını genişletir. Ve onun için taktir eder (daraltır). Muhakkak ki Allah, herşeyi en iyi bilendir.

ANKEBÛT SURESİ 62. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali

Kularından dileyenin rızkını genişletmeyi dileyen, ve onu kulu lehine sınırlandırmayı dileyen Allah'tır: çünkü Allah her bir şeyi bilendir.

Mustafa İslamoğlu