Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen “el-A’râf” kelimesinden almıştır.


وَمَا وَجَدْنَا لأَكْثَرِهِم مِّنْ عَهْدٍ وَإِن وَجَدْنَا أَكْثَرَهُمْ لَفَاسِقِينَ ﴿١٠٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve mâ veced-nâ li ekseri-him min ahdin ve in veced-nâ eksere-hum le fâsikîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve mâ veced-nâ ve biz bulmadık
li ekseri-him onların çoğunu
min ahdin ahde vefa edenlerden, ahdlerine vefa eder
ve in ve sadece, ancak
veced-nâ biz bulduk
eksere-hum onların çoğu
le fâsikîne gerçekten fasık kimseler, fasıklar

Onların çoğunu ahdlerini yerine getirir (ahdlerine vefa eder) bulmadık. Ve onların çoğunu gerçekten fasıklar olarak bulduk.

A'RÂF SURESİ 102. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Onların çoğunda, sözünde durma diye birşey bulamadık, gerçek şu ki, onların çoğunun, doğru ve mantıklı düşünmenin dışına çıktığını, fâsık, âsi, bozguncu olduklarını gördük.

Ahmet Tekin